Dünyanın çeşitli bölgeleri vardır, bir türlü gelişmez. Ne yatırım yaparsanız yapın, ne kadar iyi niyetli olursanız olun gelişmez. Kadıköy, özellikle de Erenköy bu merkezlerden biri. Bugün internet dünyanın her tarafına yayılmış ve almış başını gitmiş durumdayken; Peru’dan Nijerya’ya kadar dünyanın her tarafında interneti hem de fiberle bulmak mümkün.

Kadıköy’ün orijinal ismi Kalkhedon. Bu kelime körler şehri demek. Efsanye göre yer değiştiren bir kavim yeni yerleşimlerine nasıl ulaşacaklarını öğrenmek için bir kahine danışır. Kahin kavimdekilere körlerin ülkesinin karşısına yerleşmelerini söyler. Bu günkü İstanbul’a ulaşan kavim bulundukları taraf boş iken karşı kıyıda bir yerleşim olduğunu farkeder. Bulundukları yerin avantaj ve güzelliklerini farkedemeyen karşı kıyıdaki insanların ancak kör olabileceklerini iddia edip İstanbul’a yerleşirler. Böylece bugünkü Kadıköy yöresindeki yerleşim körlerin yeri anlamındaki Kalkedon adını alır.

Burasının o tarihten itibaren gerçekten körlerle bir alakası olduğuna eminim. Şu anda 532 bin nüfusu olan bu semte ne yazık ki fiber giremiyor. Ne 1 gigabitle interneti yıktığını söyleyen Superonline, ne 81 ilde aynı anda fiber internet verebildiğini söyleyen Türk Telekom, neredeyse küçük birkaç ilimizden fazla seçmeni olan bu semte fiber getiremiyor.

Bu noktada kim suçlu? Hemen sayalım:

1. Şirketler: Şirketler kesinlikle suçlu. Koca Türk Telekom mevcudiyetinin 90. yılında İstanbul’un en eski, en müreffeh, en zengin insanlarının yaşadığı, en kalabalık nüfusuna sahip olmuş ve olacak semtine fiber getirememişse suçludur. Keza Superonline bu semtin içinden koparılan Ataşehir’e fiber getirmiş ve buraya getirmeyi bu kadar zamanda becerememişse suçludur.

2. Belediyeler: Bu ülkede bir partinin en çok ekmeğini yiyen, her şeye rağmen sırf parti ismi ve logosu yüzünden oy alan, semti hakettiği yere teknolojik olarak getirmekte tek bir adım atamayan ve her daim büyşükşehiri suçlayan belediye başkanı Selami Öztürk; oy alamadığı için her sene ama yolları kazarak ama buraya teknoloji getirmeyerek kan kusturan büyükşehir belediye başkanı tartışmaya açık olmayacak şekilde suçludur.

3. Vatandaşlar: Artık giderek yaşlanan nüfusuna rağmen bünyesinde İstanbul’un en büyük okullarını, en büyük spor merkezlerini bardındıran bu semtin vatandaşlarının içinde bu ülkeye yön veren politikacılar, gazeteciler, bilim adamları var. Ama bir Allahın kulu da burada fiber gibi bir gereksinimin  neden bulunmadığını sorgulamıyor, gelmemesini doğal karşılıyor.

Aslında burası körler semti değil. Asıl kör, buraya yatırım yapmayan, teknoloji ihtiyacını görmeyenler. Bu körlerin aynı zamanda sağır olup olmadıklarını anlamak amacıyla sık sık bu tarzda yazıları gözlerine sokacak, mümkün olduğunca onların posta kutularına bırakacağız…