Alfa ve Çukurova neden ve neyi kapışıyor

Alfa Group, Rusya’nın en büyük holdinglerinden biri. Ham petrol, ticaret, yatırım, bankacılık, varlık yönetimi, sigorta, perakendecilik ve telekomünikasyon gibi alanlarda çalışmalarını yürütüyor. Grup 1989 yılında Rusya’nın önde gelen işadamlarından Michail Fridman tarafından kuruldu.

Alfa’nın telekomünikasyon alanında kurduğu şirketi Altimo’yu Alfa ismine oranla daha yakından tanıyoruz. Altimo isimli şirket, Alfa Telekom olarak kurulup 2005 yılında Altimo ismini aldı. Türkiye’de Turkcell’e ortak oldu. Rusya, Ukrayna, Kazakistan, Özbekistan, Tacikistan, Kırgızistan ve Gürcistan’da mobil ve sabit telekomünikasyon operasyonlarına girdi.

Altimo Satın Alma ve Birleşmelerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Kıral, şirket stratejisini, bir şirketin azınlık hisselerini alarak ona yön verme olarak tanımlıyor. Bunlara örnek olarak Rusya’daki VimpelCom, Turkcell ve Ukrayna’daki Kyivstar’ı gösteriyor. Mevcut örneklerin hiçbirinde şirket çoğunluğunu ele geçirme gibi bir strateji gütmediklerini ısrarla dile getiriyor.

Alfa olarak şirketlerin potansiyellerine yatırım yaptığını dile getiren Kıral, VimpelCom’u bu bakış açısıyla 500 bin müşterilik bir şirketken aldıklarını, uyguladıkları doğru stratejilerle şirketin 200 milyon abonenin üstüne çıktığını vurguluyor.

Bunun dışında Turkcell’de aynı çatı altında ortaklık yürüttükleri TeliaSonera ile de geçmişten gelen birliktelikleri var. Rusya’daki Megafone içinde Telia Sonera ile ortaklar.

Altimo’nun Turkcell macerası 2005 yılında Mehmet Emin Karamehmet ve Çukurova Grubu ile tanışmalarıyla başlıyor. Altimo, Turkcell’in farklı yönetim yapısında (Turkcell’i yöneten Turkcell Holding’i yöneten) Çukurova Telekom Holding’in hisselerinin yüzde 49’luk bir kısmını satın alıyor ve yine Çukurova Telekom Holding’in yüzde 51 ini rehin alarak Çukurova Holding’e 1.7 milyar dolarlık bir borç veriyor. Bir sure isler yolunda gidiyor. Mehmet Emin Karamehmet 350 milyon dolarlık bir ödemeyi sorunsuz olarak yapıyor.

Ardından Altimo ile Çukurova arasında temerrüt sorunu çıkıyor. Temerrüt, Türkiye’de gündelik hukukta sıklıkla karşımıza çıkan bir kavram değil. Genellikle alacaklı ve borçlu arasında yapılan anlaşma şartlarının yerine getirilmemesi durumunda oluşuyor. Bu arada Kıral, sadece ödeme zamanlarında yaşanan gecikmelerle değil, birçok farklı alanda temerrüde düşülebildiği vurgusunu yapıyor. Altimo yetkilileri Mehmet Emin Karamehmet’in 16 kez temerrüde düştüğünü söylüyor. Altimo bunların düzeltilmesi için Karamehmet’e normalden daha fazla zaman verildiklerini, ancak bu zaman dilimi içinde eksiklerin giderilemediğini dile getiriyor.

Bunun üzerine şu anda bilinen davalar British Virgin Adaları’nda başlıyor. Burada iki dava var. Birincisi temerrüde düştüyse yüzde 51 lik hisselere el koymalı mı konulu dava ki Altimo bunu kazanıyor. Daha sonra bu dava en üst mahkemeye kadar çıkıyor ve Altimo davayı burada da nihai olarak kazanıyor. İkinci dava ise temerrüde düştü mü düşmedi mi konulu bir dava olarak açılıyor. Altimo bu davada temyiz mahkemesine kadar olan bölümü kazanıyor. Ardından şu anda dava en üst mahkemeye temyize gidiyor.

Bu noktada prosedür ilerlerken hisselerin sahiplik sorunu başlıyor. Temyiz mahkemesi davanın sonucu belli oluncaya kadar hisselerin Çukurova’da kalabilmesi için 1 milyar 350 milyon doların faiziyle birlikte 1 milyar 446 milyon dolar olmuş şekli ile 5 mart 2012 tarihine kadar mahkemeye ödenmesini aksi takdirde Altimo’nun bahse konu hisseleri bu tarih itibari ile devralma hakkının doğacağı kararını veriyor. Eğer bu tarihe kadar Çukurova mahkemeye bu miktarı ödemeze Altimo Turkcell’de dolaylı olarak sahip olduğu yüzde 13.2 hisselerinin üstüne yüzde 13.8 hisseleri de eklemiş olacak. Şimdiye dek Karamehmet’in ödeme yapıp yapmayacağı belli olmadı.