Ben hep insanların istemediği SMS’leri almama hakkını savundum. Hep bir aklıevvel çıkıp ne olacak be sil gitsin derdi. Bunun için birçok kişi ve kurumla kurumsal düzlemde de tartıştık. Ama hep parası olan, kanun yapıcılarla yemek yiyebilenler kazandı.
Konuyla ilgili hepimize ders olabilecek kazanımı geçtiğimiz hafta Sabah gazetesinde okuduk: Gazetenin haberine göre Dimitri Köknar isimli bir İtalyan avukat, ofisinin yakınında bulunan bir pizza restoranından pizza sipariş etmiş. Müşterisinin cep telefonunu mesaj sistemine kaydeden firma, bir süre soma Köknar’a sürekli reklam mesajları göndermeye başlamış.
Firmaya kadar giderek mesaj gelmesini istemediğini söyleyen ve anlayışlı olunmasını isteyen Köknar, mesajların gelmeye devam etmesi üzerine şikâyetçi olmaya karar vermiş. Adli makamlara başvurarak sorumlular hakkında işlem yapılmasını isteyen Dimitra Köknar, olayı Savcılık Uzlaşma Bürosu’na kadar germiş. İki tarafı buluşturan uzlaşma savcısı ortaya ilginç bir çözümün çıkmasını sağlamış. Görüşmede Köknar uzlaşabileceğini, ama tek şartının söz konusu pizza firmasının Çocuk Yuvası’na 60 orta boy pizza ısmarlaması olduğunu kaydetmiş.
60 pizzanın maliyetinin yaklaşık 1000 TL. Verilen ceza için sayın Köknar’ı canı yürekten kutlamak lazım. Muhtemelen bu kadar kişilikli bir davranış olabilirdi.
Şimdi hepimizin ve dahi kanun koyucu ve uygulayıcıların bundan bir ders çıkarması lazım: Demek ki SMS almama hakkımız varmış. Demek ki bunun bin TL’yi bulan bir cezası varmış. Demek ki birileri gerçek bir kural koymazsa sular akar yolunu bulur ve dava konusu olurmuş.
Bunun için benim bir önerim var BTK ve tüm GSM firmalarına… Lütfen bu çığlığımızı dinleyin: Halk bundan son derece rahatsız ve telefon kullanmak artık işkence olmaya başladı. Bunun için çok ciddi adımlar atılmak zorunda. Bu adımların başlangıcı kendine SMS atılmasını istemeyen kişilerin tüm isimlerinin bir veri tabanında saklanması olabilir. Biri herhangi bir GSM firması üstünden bu numaraya reklam göndermek istediğinde önce o veri tabanına bakılır. Eğer isim orada yoksa reklam atılır yoksa atılmaz.
Şu anda top devlette olmalı. Kendi eteğinin etrafında dolaşan şirketler ve çıkar gruplarından uzak durarak doğru kararı vermeli
