Bunlar işin kitabi yönleri. Peki biz ne yapıyoruz? Sürekli cari açıktan bahsedip telefonlara ek vergi getirmeyi planlıyor, kendi İsveç arabamızı üretmeye çalışıyoruz.
Peki en kolay yapabileceğimiz şeyde, yazılımda neredeyiz? Sürekli olarak yurt dışından koruma korunma ürünü alıyoruz. Hayır bunu yapmıyoruz diyebilecek mi kimse? Dünyada 80 milyar dolara ulaşmış sektörde Türkiye ne durumda? STM Genel Müdürü bu konuya değinmemiş. Bizim devlet ve savunma kuruluşları da dahil olmak üzere güvenlik yazılımlarımızı nereden alıyoruz? İsrail, Rusya ve ABD değil mi? Aynı tank ve tüfeklerimizi, uçak ve gemilerimizi aldığımız gibi…
Bilgi güvenliği derneği bu konuda konferanslar dışında ne yapıyor? Bilemiyorum belki gizli çalışıyor ve basından gizli gizli kendi uygulamalaramızı geliştiriyordur. Küçük bir ihtimal.
Yabancı bilgi güvenliği firmaları on numara insanlar olabilir. Ama bir antivirüs yazılımı yüklediğimizde bilgisayarımızın içindeki her dosyayı dibine kadar soruşturduğunu, okuduğunu, yazılımların beğendiğine yetki verip beğenmediklerini yavaşlattığını unutmamak lazım.
Bence konferans değil somut iş yapmak lazım. “Biz kendi yazılımımızı yaptık” haberini yazmayı dört gözle bekliyorum.
Ama öyle kamuflajlı filan değil… Türk yazılımı…