5G ihalesinin ne zaman yapılacağını öngörüyorsunuz? Sizce doğru zaman ne zaman olurdu?
Türk Telekom Teknoloji Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Kıraç: 5G frekans ihalesinin zamanlanmasına ilişkin yapılmış resmi bir açıklama bulunmuyor. 2023 hedefleri çerçevesinde ülkemizin 5G ve ötesi teknolojilere yerli ve milli ürünler ile geçen ilk ülkeler arasında yer alması hedefleniyor.
Diğer yandan, 3G ve 4G gibi daha önceki teknolojilerde de olduğu gibi, frekans tahsisinin doğru bir zamanlama ile yapılması son derece önemli. Türk Telekom olarak, yeni teknolojilerin; hizmete ilişkin standartların son halini aldığı, ekipmanların sahada deneyimlendiği ve bu deneyimler çerçevesinde olgunlaştığı, şebeke ve son kullanıcı ekipman yaygınlığının arttığı ve dolayısıyla maliyetlerinin de çok daha makul seviyelere ulaştığı noktada yaygınlaştırılmasında fayda görüyoruz. Nitekim daha evvel de bu yöntem izlendi ve ülkemizde gerek kapsama, gerek hizmet kalitesi bakımından son derece başarılı sonuçlar elde edildi.
Ancak 5G özelinde farklılaşan hususlar da mevcut. Yani 5G, 3G ve 4G’den farklı olarak, bir “kapsama teknolojisi” olarak değerlendirilmiyor. 5G, ürün ve hizmet bazlı bir teknoloji ve bu teknolojinin kullanım alanları küresel pazarda dahi henüz istenen olgunluk seviyesine ulaşmadı. 5G kapsamında oluşacak iş modellerinin yaygınlaşmaya başlaması bu alanda yapılan yatırımların geri dönüşünün alınabilmesi açısından önemli.
Buna ek olarak, elektronik haberleşme sektöründe yerli ürün ekosisteminin oluşmasına yönelik girişimler var ve işletmeciler olarak bu kapsamda üzerimize düşeni yapmak üzere bizler de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda özellikle 5G, Yazılım Tanımlı Ağlar, Nesnelerin İnterneti, Akıllı Şehirler ve Yapay Zekâ gibi alanlarda inovatif teknolojiler geliştiren girişimcileri destekleyerek sektörde zaman, enerji ve insan kaynağı verimliliğini arttıran projeler gerçekleştiriyoruz. Bu konu da zamanlama konusu değerlendirilirken önemli bir kıstas olacaktır.
Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Gediz Sezgin: Yetkili kurumların açıklamalarında göre tarih 2020 yılı olarak ortaya çıkıyor. 5G sektörün gelişmesi ve Türkiye’nin dijital ekonomide söz sahibi olması için son derece önemli. Türkiye’nin bu döneme uyum sağlaması, hatta öne geçmesi gerekiyor. Bizler, Turkcell olarak ortak fiber altyapının önemini her fırsatta vurguluyoruz. Çünkü 5G için fiber altyapısı olmazsa olmaz.
Şu anda Vodafone ve TÜRKSAT ile altyapıyı paylaşarak vatandaşlarımıza fiber hizmeti götürüyoruz. Türk Telekom’la da aynı şekilde bir iş birliği için bekliyoruz. Altyapıda paylaşmanın ötesine geçilmeli ve ortak altyapıyı konuşmalıyız. Bir an önce bu konuda aksiyon almalıyız. Rekabetimizi servisler ve hizmet kalitesiyle sürdürür hale gelmeliyiz. Herkesin bu konuda sorumluluk alması ve süreci hızlandırması gerek. Ericsson’un 2019 Haziran ‘Mobility Report’una göre 5G cihazlarındaki artışın etkisiyle, 2019 sonuna kadar dünya genelinde 10 milyonun üzerinde 5G abonesi olacak. 2024’te ise 5G’nin 1.9 milyar aboneye ulaşması bekleniyor. Yine 2024 yılı sonuna kadar dünya nüfusunun yüzde 45’inin 5G kapsama alanında olacağı belirtiliyor. Bu oran, frekans paylaşım teknolojisinin 5G kurulumunu LTE (4.5G) frekanslı bantlarda mümkün kılmasıyla yüzde 65’e kadar yükselebilir. 5G şebekelerinin 2024’te küresel mobil trafiğin yüzde 35’ini taşıyacağı belirtiliyor. Bu tablo da düşüncelerimizde haklı olduğumuzu gösteriyor.
YORUM: Keşke 5G hemen başlayabilse desek de ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum ve operatörlerin mali yapıları hemen hop deyince X milyar doları sağlayacak olgunlukta olmayabilir.
4G ihalesi, Ağustos 2015 tarihinde 3,96 milyar euroya sonuçlandı. O zamanın döviz kuruyla 13 milyar TL civarında bir maliyetti bu. 3G ihalesi Kasım 2008’de 970 milyon euroya sonuçlanmıştı. Fiyatların bu kadar artmasının sebebi neydi? Elbette dağıtılan frekanslar. Kıt kaynak olarak tanımlanan frekansların sayısı ve önemi ortaya çıkan maliyetin artmasına neden oluyor.
Peki 5G ile yeni durum nasıl oluşur? Burası çok önemli. Çünkü 5G’yi önemli hale getiren, birçok frekansı tek bir şemsiye altına toplayarak sanki tek bir varlıkmış gibi çalıştırabilmesi. İşlerin kesintisiz gitmesini, bağlantı zamanının düşmesini ve hızın artmasını bu frekans topluluğu sağlıyor. Yani tam anlamıyla 5G’miz var diyebilmek için ciddi bir maliyetin altına girmek lazım. Şirketlerimizin bunu karşılayacak durumu var mı sorusunu sormadan önce ülke şartlarına bakmak lazım. Bu yüzden şirketler teknolojik olarak hemen başlasın deseler de finansal olarak ne olur hemen parasını verelim diyemeyebilirler. Özetle: Maddiyat bizim 5G kullanım tarihimizi öteleyebilir.