Rekabet Kurulu Trendyol’daki torpili belgeledi

Rekabet, serbest piyasa şartlarının uygulandığı ülkelerin en el üstünde tutulması, pamuklara sarılıp sarılması gereken bir olgu. Birçok ülke bunu yapıyor. Bizde de bunu yapmak için Rekabet Kurulu var.

Bu kurul geçtiğimiz günlerde bir soruşturmayla ülkenin sadece bir kısmının gündemine düşü: Soruşturmayı Trendyol gibi 10 milyar doları aşan büyüklüğe varan bir kurumu hakkında yapınca bir anda basının büyük bir bölümünde sessizlik oluyor.

Trendyol nedir? Bir platformdur. Elektronik ticaret yapar, insanların kendi üstünde elektronik ticaret yapmasını, ürün alıp satmasını mümkün hale getirir. Rekabet nerede devreye girer? Herkese eşit uzaklıkta bu işi yapmasının sağlanması anlamında girer.

Bilmiyorum içinizde hiç Rekabet Kurulu denetlemesi gören var mı? Aynı imtihanlarda çocukların üstünü başını arayan öğretmenler gibidirler. Soruşturma yapacakları zaman bir anda kurumu basarlar. İçeri girip ilgili kişilerin bilgisayarlarına çökerler. Mail ve şifrelerini alırlar. İster orada ister kendi yerlerinde bunlar hakkında derinlemesine taramalar yaparlar.

Trendyol için de bunu yapmışlar diye anlıyorum. Çünkü ortaya çıkan veriler eğer Trendyol tarafından verildiyse çok acayip. Ben sanki Rekabet Kurulu bu verilere ulaşmış diye anlıyorum.

Şimdi Türkişe ve dünyada elektronik ticarette benim bir türlü içime sindiremediğim bir konu var: Dünyada Amazon, Türkiye’de Trendyol gibi kurumlar bünyelerinde ürün satan irili ufaklı birçok şirket barındırıyor. BEnim içime sinmeyen tarafı, onlar bir şey satarken Amazon ve Trendyol’da onlara rakip olup ürünler satıyor. E ister istemez insanın aklına “kendi sattığı malı daha ortaya koyar ötekileri arkalara atar” hinliği geliyor. Zaten Rekabet Kurulu da buna bakmış ve bakmakla kalmamış bunu bulmuş.

Verilere göre Trendyol satılan ürünün hemen ertesi gün teslim edilmesini kendine yontmuş, ötekilere vermemiş. Kendini yukarı çekmiş ve birçok alanda ayrımcılık yapmış. İşte bunlar rekabetin zehirleri. Kendini kayırma olarak niteliyor bunu kurul… Bir anlamda kendine torpil yapmış.

Nasıl yapmış bir iki örnek verelim: İç yazışmalarda yakalamışlar: Trendyol’un bir Kids markası varmış… Yerinde yapılan incelemelerde bulunan belgelerde bunu yukarı taşı demişler mesela. Akıllı listeleme adı verdikleri bir sistem yapmışlar yine kendilerini yukarı taşıyan. Bunların hepsini ekran resimleriyle birlikte bu adresten edinebilirsiniz…

Bu arada yapılanların raporu eylül ayı sonunda yayımlanmış olsa da aslında olaylar 2017 yılına dayanıyor.

Ben Trendyol’a bu konuda yapacak bir açıklamaları olup olmadığını sordum. Hatta radyo programında anlatmalarını önerdim. Nazikçe reddettiler. Bu bir iletişim stratejisidir, iletişimciler buna “ölü taklidi yapmak” der. Hani vardır ya ormanda ayı saldırırsa ölü taklidi yapın o zaman bir şey yapmaz diye.. O hesap. Doğru iletişim bu mudur? Bence şeffaf olmak daha iyidir özellikle son kullanıcıya bu kadar çok değen B2C şirketi için. Ama bun sorgulamak benim işim de değil haddim de…

Bana düşen şudur: Trendyol rekabeti yaralayacak unsurlar hayata geçirmiştir ve bu da Rekabet Kurulu tarafından sabit bulunmuştur. Reklam alan arkadaşlar yazabilene kadar bu konudaki bilgiyi benden alabilirsiniz…

Ber bu kurumdan rekabeti tesis ettiklerine kani oluncaya kadar alışveriş yapmayacağım bu da anlaşılır bir şeydir sanırım…