Kısa bir geçmiş turu yapalım: Bizim ülke tam 4G’ye geçecekken bir anda Türk Süper Kahramanları gibi ortaya çıkan Aselsan ve Netaş gibi firmalar aslında 4G’nin gereksiz de olabileceği konusunda ortalığa bilgiler fışkırtmaya başladılar. Tüm ısrarlı sorularıma rağmen beni görmezden gelen, sadece uysal ve sorusu olmayan gazetecilerin karşısına çıkan bu kurumlar Cumhurbaşkanı’nı da hipnotize ederek 4G bir işe yaramaz şurada iki çay içsek zaten 5G geliyor gibi tuhaf sözler söylettiler.
4G ihalesinin ertelenmesine ve yeni gelenin adının 4,5G gibi garabet bir tanıma sahip olmasını sağladılar. Marvel romanlarındaki gibi çok farklı güçleri olan süper kahramanlar onlar.
Geçtiğimiz hafta itibarıyla “zaten aylardır hazır” dedikleri baz istasyonlarını açığa çıkardılar. Turkcell ve Türk Telekom, kendilerinden beklendiği gibi bu baz istasyonlarının üstüne atladı, ya da atlamış göründü. Aralarında bülten savaşları yaşandı: Turkcell bu baz istasyonunu ilk kez biz satın aldık derken Türk Telekom “olur mu yahu ben taaa ne zaman satın aldım” diyecek kadar farklılaştırdı iletişimini. Vodafone, Turkcell ve Türk Telekom gibi şirketlerin yönetim kurulu yapısına sahip olmadığı için “ben ilk satın aldım o baz istasyonunu gerçekten çok şeker” iletişimi yapma ihtiyacı duymadı.
İlk baz alana Ulaştırma Bakanlığı’ndan promosyon ürün mü veriyorlar da şirketler bu kadar üstüne düşüyorlar anlamak mümkün değil. Ama ben size bir sır vereyim: Şirketler Nisan ayında 4G hizmeti vermeye başlayacak. Bu da şu anda hummalı bir şekilde baz istasyonu yatırımı yapmaları anlamına geliyor. Telekomünikasyon şirketlerini biraz tanıyorsam “baz yatırımı yapmayalım da Türklerin yeni icatlarını bekleyelim nasıl olsa yetiştirirler” dememişlerdir. Alacaklarını zaten almışlardır. Bakalım Türk baz istasyonları nereye ne kadar kaç tane saten alınacak… Bir de devletin gönlü olsun diye mi satın alınacak ve bir kenarda sessizce durması sağlanacak yoksa gerçekten kullanılacak mı?
Benim en çok merak ettiğim şey eğer bu baz istasyonları sahada kullanılıp sorun çıkarırsa, çalışmaz ve müşteri memnuniyetsizliği yaratırsa mobil operatörler bunu yasalar nezdinde şikayet edebilecekler mi? Üretici şirketleri mahkemeye verebilecekler mi? Ulaştırma Bakanlığı’na gidip bizi bu şirketlere mahkum ettiniz sizin yüzünüzden para ve itibar kaybettik diyecekler mi? Yoksa vücutlarına girmiş 20 santimlik çiviye rağmen mutlu görünmeye çalışanlar gibi mi gösterecekler kendilerini…
Piyasada on senedir kullanılan teknolojinin Türk’ünü yaparak cari açığımızın kapanmasını sağlayan Türk Süper Kahramanları’na ilk teşekkürü ben etmiştim. Birinci benim… Benden önce kimse teşekkür etmedi.