Türkiye, 2011 yılında yüzde 62’lik korsan yazılım kullanım oranı ile, 2010 yılı ile aynı oranda kaldı- geçtiğimiz yıl 3 bilgisayardan 2’si korsan yazılım yüklüydü. Geçen yıl bu oranların ekonomiye zararı 526 milyon dolar oldu.
BSA Türkiye Direktörü Semih Sağman bu duruma ilişkin olarak “Türkiye’de maalesef korsan yazılım kullanma suçu işlenmeye devam ediyor. Bilgisayarlara halen lisanssız yazılımlar yükleniyor. Bu suçu engellemek için Kültür Bakanlığı ve Emniyet Müdürlüğü’nden önemli düzeyde destek alıyoruz. Bu desteklerin diğer resmi kurumlar nezdinde de devam etmesi ülke ekonomisi için büyük önem taşıyor” dedi.
IDC yaptığı açıklamada ticari yazılımlarda korsan kullanımın bir önceki yıla oranla düşüşe geçtiğini belirtirken, yazılımların totaline bakıldığında korsan kullanımın önceki yılla aynı orana, yüzde 62’ye çıktığını açıkladı. Korsan yazılım kullanımının ev kullanıcıları tarafından daha fazla olduğuna inanılıyor.
IDC tarafından yapılan araştırmaya göre bazı ülkelerdeki korsan yazılım kullanım oranları ise şöyle; Çin yüzde 77; Japonya yüzde 21; Belçika yüzde 24; Fransa yüzde 37; Almanya yüzde 26; Yunanistan yüzde 61; Polonya yüzde 53; Romanya ve Rusya yüzde 63, Suudi Arabistan yüzde 51, İsrail ise yüzde 31.
Araştırmada ayrıca bilgisayar kullanıcılarına korsan yazılım kullandıklarını bilip bilmedikleri sorulurken, gelen yanıtlar kullanıcıların yüzde 46’sının bilerek korsan yazılım edindiklerini ortaya koydu. Araştırmaya göre aktif olarak bilgisayar kullananların sadece yüzde 25’i “yakalanma korkusu” nedeniyle korsan yazılımdan uzak durabileceğini belirtirken, yüzde 45’i başlı başına yazılımın lisanssız olmasının bir uzak durma nedeni olduğunu söyledi.
2011 yılı boyunca 2010’a göre daha çok sayıda uzlaşma sağlayarak, lisanslı yazılım kullanımını artırma yönünde yasal çaba sürdürdüklerini belirten Sağman: “Lisanssız yazılım, kişilerin çalışma ortamına çeşitli yollardan girebilir. Bunlar arasında kopyalama, internetten indirme, toplu lisansların kötüye kullanılması veya yasal görünen ancak gerçekte yasal olmayan ucuz yazılımlar sayılabilir. BSA Türkiye geçtiğimiz yıldan bu yana Polis Teşkilatı ile omuz omuza firmaları bilinçlendirmek üzere önemli çalışmalar yapmakta. Kapı kapı binlerce firmaya gittik, lisanssız yazılımın suç olduğunu ve güvenlik risklerine yol açtığını anlattık. Bu çalışmalarımızı yoğunlaştırarak devam ettireceğiz fakat denetimlerin daha etkin hale getirilmesi gerekiyor. Bu suçu engellemek yönünde kamuoyu bilinci oluşturulması konusunda Emniyet Müdürlüğü’nden destek aldık. Bu desteklerin diğer resmi kurumlar tarafından devam ettirilmesi ülke ekonomisi için büyük önem taşıyor.” dedi.
“Bilgisayar kullanıcıların sadece dörtte birinin “yakalanma korkusu” nedeniyle lisanslı yazılım seçme kararı aldığını gösteren sonuçlardan yola çıkarak, denetimlerin daha etkin ve sık olması gerektiğini düşünüyoruz” diyen Sağman, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün Türkiye’deki 100 otomobilden 62’sinin kaçak olduğunu düşünebiliyor musunuz? Ticari yazılımlarda maalesef böyle bir durum var. Oran çok yüksek, ekonomimizin çok ciddi kaybı var ve kullanıcılar durumun ciddiyetinin tam olarak farkında değiller. Dünya ortalamasına baktığımızda korsan yazılım oranı yüzde 42, AB ülkelerinde yüzde 33, Türkiye’de ise yüzde 62. Ülke olarak koyduğumuz hedefler ile bu oranla hiç uyuşmuyor. Eğer gelişmiş ülkelerdeki standartlara ulaşmak istiyorsak öncelikle emeğe saygının ve suç işlememenin önemini anlatmalıyız ”.
Bülten dışı yorum:
Türkiye ve dünyada korsanlık almış yürümüş. Ama kurumlar şunun farkında değil: İnsanlar verecek parası olsa bile eğer korsanı bulunabiliyorsa buna para vermekten imtina ediyorlar. Çünkü yanındaki adam bir şeyi bedavaya kullanıyorsa ona para verince kendini enayi gibi hissediyor. Örneğin yazılımları araştırırken cep telefonlarına da baksınlar. MEsela iOS işletim sistemli telefonlardaki korsanlık oranı yüzde kaçtır? Benim öngörüm belki de PC ve türevi donanımlardakilerin onda birinden daha aşağıdadır. Ama şu anda BSA sadece diğerlerine baktığı için bu araştırmaları yapmaz.