Vestel, FATİH Projesi kapsamında düzenlenen ikinci akıllı tahta ihalesini kazanarak Milli Eğitim Bakanlığı ile sözleşme imzaladı. Vestel, 347 bin 367 adet akıllı tahta için 999 milyon 722 bin 226 lira teklif vererek ihalenin en düşük teklif veren firması oldu. FATİH Projesi kapsamında düzenlenen akıllı tahta projesinin 85 bin adetlik ilk fazını da Vestel kazanmıştı.
Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı Turan Erdoğan dünyanın en büyük eğitim teknolojileri projesi FATİH’te yer almaktan gurur ve mutluluk duyduklarını belirtti. Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:
“Devletimizin bu proje ile ülkemizin geleceği için çok önemli bir adım attığına inanıyoruz. Bu projenin bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz. FATİH projesi bizim için aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesidir. Ortadoğu ve Avrupa’ya örnek oluşturan bu proje kapsamında akıllı tahtalarımızı, çocuklarımız ve gençlerimizle buluşturuyoruz. FATİH projesi ile Türkiye’nin dünya eğitim teknolojileri alanında lider olmasını sağlayacağız.”
FATİH projesi kapsamındaki iki akıllı tahta ihalesini de kazanan Vestel, akıllı tahtaları ile 81 ilde 41 bin 996 okula girecek. Akıllı tahtaları ile sadece Türkiye’de değil yurtdışında da varlık gösterdiklerini söyleyen Turan Erdoğan şunları ifade etti:
“Akıllı tahtalarımız ile yurtdışında da büyük ilgi görüyoruz. İngiltere, Almanya ve Avustralya ile ihracat çalışmalarına başladık. Avrupa haricinde Kuzey Amerika, Güney Amerika, Ortadoğu ve Avusturalya dahil dünyanın birçok bölgesinden akıllı tahtalarımıza talep var. Önümüzdeki dönemde yapacağımız anlaşmalarla ihracatımızı arttıracağız. Gerçekleştireceğimiz ihracatlar ile ülkemizin ihracat kapasitesine de önemli bir katkı sağlayacağımıza inanıyoruz.”
Bu yazılanlar işin bülten tarafı, o yüzden noktasına virgülüne dokunmadan bunları sizinle paylaştım. Ancak yapılan iletişim doğru iletişim değildir. Ben istediğim konuyu istediğim adamlarla paylaşır size bültenleri gönderirim demek o büyüklükteki bir şirkete ve sadece bu iş için 1 milyar dolar TL veren bir devlete yakışmamaktadır.
Alırlar gazetecileri karşılarına soruları bitene kadar cevap verirler. Bu arada gazeteciler onlara “neden en düşük tablet fiyatını verdiğiniz halde vurdular tekmeyi sizi taca attılar” diye sorunca “yok ya o konulara girmeyelim şimdi” denmemeli.
Ha “biz böyle yapacağız işinize gelirse” der ya da bunu içinden de düşünebilirler. İnsanlar ikna olmadıkları konularda hep onların başlarını ağrıtacaktır. Umarım kriz yönetim ekiplerinin vakti çoktur.
Gerçi bilişim fuarına ayaklarının ucuna basarak gelip ötekilere çaktırmadan sessizce sadece kendi seçtikleri gazetecilere bilgi aktardıklarını söyledim zamanında da kaç tane gazeteci “aa ne yaptı bu adamlar öyle yapılır mı” diye sordu. O da ayrı konu…