Akıllı telefonlar kısa süre içerisinde tüm piyasayı domine etmeyi başadı. 100 dolar civarındaki fiyatlarıyla herkesin cebine giren bu telefonlar yoğun miktarda data trafiğine ihtiyaç duyuyor. 4G’nin yaklaşmasıyla beraber sorunun çözüleceğini beklemek pazarın büyüme hızıyla karşılaştırıldığında ne kadar mantıklı tartışılır. Bundan iki sene önce cep telefonlarından mail alıp gönderirken, artık youtube’daki bir video açılırken yavaşlıktan dolayı kullanıcılar sıkılıyor, etraftaki daha hızlı sonuç alabilecekleri wifi noktalarına yöneliyor. Dünya çapında 30 operatörle yapılan bir araştırmaya göre bu operatörlerin yüzde 63’ü yoğun data trafiğinden dolayı zorluklar yaşıyor.
Bununla başa çıkmak isteyen operatörler tüm dünyada evlerin içine 3G bağlantısını taşımak için küçük boyutlardaki baz istasyonlarını üretmeye başladılar bile. Buna göre cihaz evdeki geniş tabanlı interneti kullanarak 3G üzerinden telefonları internete bağlıyor. Bu cihazlara yatırım yapan firmalar, bedava olarak bu cihazları kullanıcılara vermeyi planlıyor. Peki ama her telefonda bulunan wifi özelliği ve evdeki daha fazla para harcamayan internet yerine kullanıcılar neden 3G bağlantısını tercih etsinler ki?
Bunun tersini de düşünmek mümkün. Operatörler yapılarını değiştirip evlere yönelik altyapılarını tamamlayıp DSL ya da kablo üzerinden genişbant hizmet veren firmaların yerini alabilir. Japonya’da bu çalışmalara çoktan başlandı bile. Operatörler, ev internet bağlantısı, telefon konuşma dakikası ve evden 3G desteği veren paketleri satışa sundular bile.
Gelecek ne getirirse getirsin bu konuya operatörlerden büyük yatırım geliyor. Femtocell denen bu cihazların üreticilerinden Ubiquisys’e sadece bu yıl 14.4 milyon dolar yatırım yapıldı. Bu pazarın giderek büyümesi bekleniyor. 2010 yılında yüzbinler civarında üretilen bu cihazların 2011’de milyonlara ulaşacağı tahmin ediliyor. Öngörülere göre 2014 yılında femtocell pazarı 31.8 milyon dolara ulaşacak.