2008 yılında başlayan numara taşınabilirliği ile mobil pazarda başlayan abone kaybı ilk kez bu çeyrekte durdu ve yükseliş trendine girildi. Şu anda Nüfus penetrasyonunda GSM dünyası 63.8 milyon aboneyle yüzde 86.5’e geldi. Eğer nüfusun cep telefonunu kesinlikle kullanmaması gereken bölümü, 0-9 yaş arasındaki çocuklar çıkarılırsa mobil penetrasyon yüzde 103 oldu. Bu rakam 2008 yılında yüzde 111 idi. Mobil penetrasyonunda Yunanisten yüzde 161 iken AB ortalaması yüzde 160. Bize en yakın olan yüzde 94’ük payıyla Fransa’nın 7 puan gerisindeyiz.
Sene başından bu yana 3.4 milyon abone kazanan 3G dünyası 2009 yılından bu yana sıfırdan 24.8 milyona geldi. Mobil internet kullanımında çok ilginç bir gerçeklik oluştu. Cepten internete giren ilk kesim 640 bin kişiyle 2.1 milyon gigabayt internet kullanırken; 6 kattan fazla artan kullanıcı sayısı data kullanımına ancak 3 kata yakın etki etti.
Sene başından bu yana faturalı hatların sayısı 2.3 milyon arttı. Şu anda oransal olarak faturalı abone sayısı yüzde 33’lere geldi. AB’de bu rakam yüzde 49. AB’de ön ödemeli sayısı bizden yüksen Portekiz, Yunanistan ve İtalya var.
Şirketler bazında abone sayıları üstünde uzun uzun konuşulması gereken bir konu. Turkcell 2009’un son çeyreğinden bu yana ilk kez abone kazandı. Vodafone da kazandı Avea da…
Ama işin en ilginç yanı numara taşınabilirliğinden geçiyor. Numara taşınabilirliği başladığı ilk yıllarda, ilk çeyrekte 653 bin tane numara taşınmış. Bunun şirketlere net etkisi 400 bin olmuş. Son çeyrekte aslında durumun ne kadar saçma bir yere doğru gittiği ortaya çıkıyor: 3.4 milyon adet numara taşınmış. Bunun şirketlere net etkisi 400 binin çok az üstünde. Yani aboneler o dükkan sizin bu dükken benim gezip durmuşlar.
Mesela Turkcell 2010’un birinci çeyreğinden bu yana 2 milyon 210 bin abone kaybetmiş gözüküyor. Vodafone 1 milyon 343 bin, Avea 866 bin abone kazanmış görünüyor. Aynı süre içinde içinde Turkcell rakamlarına baktığımızda 2010’un birinci çeyreğinden itibaren sadece 200 bin abone kaybetmiş görünüor. Vodafone 1 milyon 790 bin, Avea ise 580 bin abone kazanmış. Bu dönem içinde GSM sektörü 2 milyon 170 bin artmış. Yani BTK ve Vodafone Avea’nın övünerek dile getirdiği numara taşınabilirliğindeki gezinme ki 2010 yılının başından eri bakıldığında 22 milyon kez yapılmış. Yani sektörün yüzde 30’u oradan buraya koşturup durmuş. Ama sektördeki en büyük yüzdesel değişiklik yüzde 2’yi bile bulmamış. Demek ki neymiş? İşi numara taşımak ve şirketlere zulmetmek olan bir kadro doğmuş.
Yine BTK raporunda abone kayıpları konusunda çok ilginç bir orantısal gösterge var. Abone kayıplarını en çok yaşayan şirket Turkcell algısındahn yola çıkarak kim müşterisinin yüzde kaçını kaybediyor diye yapılan bir araştırmada en büyük kaybın Avea’da yaşandığı ortaya çıkıyor. Onu çok küçük bir farkla da olsa Vodafone takip ediyor. Turkcell hemen hemen bu iki şirketin yarısı kadar abone kaybetmiş görünüyor yüzdesellere bakıldığında.
Mobil konuşma trafiğindeki artış bu çeyrekte, şimdiye kadar hiç olmadığı kadar artmış. Üç şirketin toplam artış 3.3 milyar dakikayı geçmiş ki bu son 2 yıldır yaşanan en yüksek artış. Turkcell 1 milyar 200 milyon dakikalık artışlar rekoru elinde bulunduruyor. Trafiğin dökümüne baktığımızda sabit hatlara doğru yaşanan trafik hızla düşerken diğer mobil operatörün aranması da bir o kadar hızla artıyor.
Kısa numaraların aranması geçen çeyrekte olduğu gibi bu üç ayda da en ilginç sonuçları veriyor. En çok ortalama konuşulan kısa numara 11880 ve 11818. Avea kullananlar, inanılmaz uzun bir ortalamayla 121 jandarmayı ararken Vodafone ve Turkcell içinde bu numaranın artalamasının esamesi bile okunmuyor.