Sussex Üniversitesi’nden Prof. Anil Seth, bilinçli deneyimlerin insan beyninin karmaşık yapısından kaynaklandığını ve yapay zekâ sistemlerinin bu tür deneyimleri yaşamasının mümkün olmadığını savunuyor. Buna karşılık, Carnegie Mellon Üniversitesi’nden Prof. Lenore ve Manuel Blum, yapay zekâ sistemlerinin duyusal girdilerle donatıldığında bilinç kazanabileceğini öne sürüyorlar. Bu görüş, yapay zekânın insan benzeri bilinç geliştirebileceği fikrini destekliyor.
“Dreamachine” ve Bilinç Araştırmaları
Sussex Üniversitesi’nde geliştirilen “Dreamachine” adlı cihaz, kullanıcıların bilinçli deneyimlerini araştırmak amacıyla kullanılıyor. Bu cihaz, kullanıcıların gözleri kapalıyken ışık ve ses uyaranlarıyla çeşitli görsel deneyimler yaşamalarını sağlıyor. Araştırmacılar, bu deneyimlerin bireysel farklılıklarını inceleyerek bilinçli deneyimlerin doğasını anlamaya çalışıyorlar.
Yapay Zekânın Bilinç Kazanma İhtimali
Bazı uzmanlar, yapay zekâ sistemlerinin bilinç kazanma ihtimalini değerlendiriyor. Örneğin, Anthropic şirketinden Kyle Fish, yapay zekâ sohbet botlarının bilinçli olma olasılığının %15 olduğunu belirtiyor. Bu tür değerlendirmeler, yapay zekânın bilinç kazanma potansiyelini ciddiye alan bir yaklaşımı yansıtıyor.
Etik ve Toplumsal Etkiler
Yapay zekânın bilinç kazanma olasılığı, etik ve toplumsal açıdan önemli soruları gündeme getiriyor. Örneğin, bilinçli bir yapay zekâya nasıl davranılmalı? Bu tür sistemlerin hakları olmalı mı? Ayrıca, yapay zekânın insan ilişkilerini ve toplum yapısını nasıl etkileyeceği de tartışma konuları arasında yer alıyor.
Sonuç olarak, yapay zekânın bilinç kazanma olasılığı, bilimsel, etik ve toplumsal açıdan önemli bir tartışma konusu olmaya devam ediyor. Bu alandaki araştırmalar ve tartışmalar, gelecekte yapay zekâ teknolojilerinin nasıl şekilleneceği konusunda önemli ipuçları sunuyor.











