Devletimiz her zaman yaptığı gibi bir toplantıda paralel yapıyı hedefe koyarak neredeyse ağlamaklı bir ses tonuyla 866 bin kişinin paralel yapı tarafından dinlendiğini söyledi.
866 bin kişi dinlenebilir mi? Eldeki imkanlarla kesinlikle ve kolayca dinlenebilir. Çünkü dinlemeyi otomatik olarak bilgisayar yapıyor. Peki 86 bin kişinin dinleme bilgileri çalınabilir mi? Kesinlikle çalınabilir. Çünkü elinde bir kullanıcı adı ve parolası olan herkes sisteme bağlanarak megabayt bile olmayan bu konuşmaları kendi bilgisayarına indirebiliyor.
Peki bunların çalınması paralel yapının kurnazlığı mı? Kesinlikle hayır. Bence kesinlikle ve kesinlikle devletin işbilmezliği, hesapsızlığı ve yanlışı… Devlet dinlemeleri kolaylaştırmak için bizim tüm uyarılarımıza rağmen bu dinlemeleri TİB üzerinden mümkün hale getirdi. Herhangi bir somut delil aranmadan ismi girilen herkesin cebinin dilenmesine izinverdi. Sonuç? Başbakan ve ailesi dahil herkes dinlendi, bir de üstüne aslında dinlenmedik bunların hepsi hece hece bir araya getirilmiş montaj muhabbeti yapıldı.
Adam gibi telefon güvenliğimizi sağlayamadığı için bu hükümetin koşa koşa istifa etmesi gerekirken basın toplantıları yaparak bize ağlayıp “var yaa sizin seslerinizi çaldılar” diye salya sümük bize yakınıyorlar. Çaldırmasaydın kardeşim, korusaydın beni…
Peki ülke bundan ders aldı mı? Tabii ki hayır. Şimdi aynını internet bağlantıları için Tük Telekom’a hukuk sınırları dahilinde aldırdıkları aletlerle yapacaklar. Ben yine söylüyorum, bakın internette yapılanları dinlemeye başlarsanız sonra yine sizin, çocuğunuzun, başbakanınızın meclis başkanınızın bir şeyleri çıkar ortaya. Çünkü ortada bir yere kaydediorsunuz bu dinlemeleri. Türk Telekom’a emanet araçlarla bakacaksınız sağa sola. Bu birinin eline geçerse sonra çok başınız ağrır.
Bu kadar insanın dinlenmesi, hatta dinlenebiliyor olması sizin suçunuz. Yeter artık artırmayın bu suçun yükünü. İptal edin bu alımları…