1 Temmuz 2015 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan öğrnci yönetmeliği, sosyal medyada öğrencilerin yapmaması gereken şeyleri anlatıyor. Öyle bir yönetmelik ki bu öğrencilerin sosyal medyada yapması muhtemel hatalar sonrasında onların sorgusuz sualsiz okuldan atılmasına neden olabiliyor.
Öğrencilerin okuldan atılmasına neden olabilecek şeyler gerçekten de onaylanabilecek şeyler değil: Sosyal medya kanalıyla taciz, sarkıntılık, tehdit… Bunları kim onaylayabilir ki? Elbette hiç kimse. Peki bunları yapma ihtimali olan, okuldan atmakla tehdit ettiğimiz kitle kim? Ortaokul ve lise öğrencileri. Yaşları 8 ila 17 arasında değişiyor. Ergenliğin dibindeki, hormonların kontrolündeki, neyi niye yaptığını bilmeyen bir kitle…
Bizim okullarımızda bilişim okuryazarlığı dersi var mı? Yok. Biz okullarımızda ahlak dersinde böyle şeyleri anlatıyor muyuz? Hayır genellikle peygamber efendimizin dişinin kırıldığı savaşla ilgili bilgi veriyoruz. Peki bizim öğretmenlerimizin kaçının bilişim formasyonu var? Bu sene atanan öğretmen rakamlarına baktığımızda din öğretmenlerinin sayısı bilişim öğretmenlerinin sayısının yaklaşık 5 katı…
Yani biz eğitimini veremediğimiz teknolojik bir ahlak kuralı için çocukları okuldan atmakla ilgili tehditkar bir yönetmelik yapıyoruz. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı okulların açıldığı gün çocukları açıkça tehdit ediyor bu yönetmeliği hatırlatarak…
Çocuklar hata yaparlar. Çocukların hata yapma hakkı olmalı. Eğer çocuk yaşta, hala düzelebilecekleri zamanlarda hata yapmazlar bunu artık şekillendirilemez yaşlarına saklarlarsa o zaman ülke bugünkü haline benzer işte. Bir deterjan reklamında söylendiği gibi… Kirlenmek güzeldir, yıkarsınız temizlenir. Ama çocukların bu sırada öğrendikleri paha biçilemezdir.
Ya böyle bir yönetmelik yapmayın, ya bunu basın yoluyla böyle yaparsanız sizi sorgusuz sualsiz okuldan atarız demeyin…