Hayatımız bir virüs tehdidiyle sarılmış durumda. Geometrik olarak yayılan, her seferinde beklenenden çok daha fazla insana dokunan bir yapı içeriyor. Normal, bilinen, konvansiyonel yollarla bu virüsle mücadele etmek imkansız gibi.
Bu yüzden “zor zamanlar zor kararlar” moduna geçilmesi gerekiyor. En azından teknolojik olarak… Bu noktadan sonra önereceğim şeylerin bazıları dünyada uygulanıyor. Kesinlikle hayalini kurduğumuz dünyaya uygun şeyler olmayacak. Belki kanuni olacak ama kesinlikle meşru olmayacak. Eğer ben böyle şeyler okumak istemiyorum derseniz şimdi siteden ayrılıp Google üstünde sevgi kelebeği araması yapabilirsiniz.
Devlet, operatörlerle düzenli olarak işbirliği içinde. Her kullanıcının arama saat ve kayıtları, aldığı gönderdiği SMS saat ve kayıtları ve veri aktarımlarının yeri ve zamanı devlete ciddi bir zaman aralığında sunuluyor.
Bir hasta düşünün. Corona virüse sahip olduğu düşünülen andan itibaren nereden geldiği, kimlerle beraber olduğu, nerede ne kadar kalındığı soruluyor kendisine. O kişi, hasta haliyle hatırlayabildiği kadar geriye gidip nerede kiminle ne yaptığını anlatmaya çalışıyor.
Oysa elimizde telefon kayıtları var.
Bir kişinin potansiyel mikrop kapma anını belirledikten sonra o andan içinde bulunan güne kadar neler yaptığını, nerelerde dolaştığını, o sırada yanında kimler olduğunu görebilme imkanına sahibiz teknik olarak. O potansiyel taşıyıcıların nerede olduğunu da görebiliriz. Sonra o potansiyel taşıyıcıların nerelere gittiğini görebiliriz. Hatta onlara mesaj atıp durun diyerek hastalığın yayılmasının önüne set çekebiliriz.
Bunların hepsi teknik olarak mümkün şeyler. Bunların hepsi devletin ben bunları yapmıyorum dediği, bizim de inandığımız şeyler. Bunların hepsi demokrasi koşulları ve bizim devletle imzaladığımız sosyal kontrata. Uymayan şeyler. Ama başta da söylediğimiz gibi zor zamanlar, zor kararlar. Belli bir süre için, belli şartlar dahlinde bunun yapılmasına onay vermemiz lazım. Hatta devletin bizim onayımıza bile danışması gerekmiyor bu şartlarda. Ama bizim de devlete güvenmemiz gerekiyor. Devletin bize güven vermesi gerekiyor.
