Ekmek kuran çarpsın öyle demedik bak…

TİB yaptığımız yayınlar üstüne biz hariç tüm basına bir açıklama geçmişti. Bu açıklamanın bir benzerini de ilk “emri” ve kelime gruplarını gönderdikleri servis sağlayıcılara geçtiler. Özetle aslında başlıkta geçen cümleyi söylemişler ama biz mailin tamamını da siz mail tamamı severlerle paylaşalım:

27/04/2011 tarihli elektronik postamız ekinde yer alan kelime grupları yasaklı kelime grubu değildir.

Ancak kamuoyunda ve İnternet ortamında yapılan tartışmalardan da anlaşıldığı üzere; yazımızla ilgili açıklamaya ihtiyaç duyulmuştur.

Kelime grupları ile ilgili olarak yapılan çalışma gelen ihbar ve şikâyetlerin incelenmesi sonucu oluşturulmuştur. Bu kelime gruplarının geçtiği alan adlarından katalog suçlar kapsamındakiler ile ilgili işlem yapılması şeklinde anlaşılmalıdır.

Yapılan bildirim işlemi; ilgili Kanun gereği erişim engellemeyi gerektiren İnternet sitelerinin tespitinde kolaylık sağlanarak bu İnternet sitelerinin öz denetim anlayışı kapsamında incelenmesine yönelik işbirliği sürecinden ibarettir.

Hani bu kelimeleri servis sağlayıcılar istemişti? Neden onlara bir daha açıklama geçtiniz ki? Eğer dün başkanın söylediği gibi servis sağlayıcılardan gelen bir talep varsa insanlara zaten talep ettikleri şeyin ne olduğunu söylemeye gerek var mı?

Kelime grupları için yeni bir tanım yazılıyor: Bu kelimeler ihbar ve şikayetlerin incelenmesi sonucu çıkmış. Yani bunu TİB mensupları yaratmamış. Gelen şikayetlere bakıyorsunuz hep Haydar, hep baldız, hep Adrianne. TİB de diyor ki eğer sizde barındırılan sitelerin içinde bu kelimeler geçiyorsa onlarda kesin bir kötülük vardır. O gözle bakın.

Ama hala anlamadıkları bir şey var bunun daha rahat anlaşılabilmesi için büyük büyük ve kalın harflerle yazacağım bundan sonra:

SEVGİLİ TİB ÜYELERİ VE BAŞKANLARIM,

SİZ ÜLKEMDE OTOKONTROL YARATAMAZSINIZ. SİZİN BÖYLE BİR YETKİNİZ YOK. SEVGİLİ GÖKHAN AHİ’NİN SİZİN İÇİN HUKUKİ BİR DİLLE BELİRTTİĞİ GİBİ NE SİZ NE DE SERVİS SAĞLAYICILAR BİR SİTENİN İÇİNDEKİ İÇERİĞİ YARGILAMAYA MUKTEDİR DEĞİLSİNİZ. BÖYE BİR YETKİNİZ DE YOK. BUNU ANCAK YETKİLİ MAHKEMELER VE HAKİMLER YAPABİLİR. BENİM SERVİS SAĞLAYICIM BENİM VERDİĞİM PARA KARŞILIĞINDA SUNUCULARIN ÜSTÜNE BENİM YAZDIĞIM YAZILARI, ÇEKTİĞİM FOTOĞAFLARI VE KODLARIMI KOYABİLİR. GERİSİNE KARIŞMAK ONUN VE HATTA SİZLERİN NE HADDİNE NE DE YETKİSİNDEDİR. EĞER BU YAZILARIN KATALOG SUÇLARDAN BİRİNİ Kİ ONLAR ÇOCUK PORNOSU, İNTİHARA TEŞVİK, KUMAR, VS… İÇERDİĞİ DÜŞÜNÜLÜYORSA MAHKEMEYE ŞİKAYETTE BULUNULUR, MAHEME KALDIR DER.  TİB KARARI İÇERİK SAĞLAYICI YA DA SERVİS SAĞLAYICI YA DA ERİŞİM SAĞLAYICIYA ULAŞTIRIR.

BİR SERVİS SAĞLAYICI BENİM YAZILARIMA KARIŞIP ZATEN BUNUN BAŞLIĞINDA TİB’İN VERDİĞİ KELİMELER DE GEÇİYOR DEYİP BENİM SİTEMİ YAYINDAN KALDIRIRSA O SERVİS SAĞLAYICIDAN ŞU ANA KADAR İNTERNETTEN KAZANDIĞIM EN BÜYÜK PARAYI KAZANIRIM. MAHKEMENİN İZNİ OLMADAN TİB BENİM BİR SİTEMİ KAPATTIRMA GİRİŞİMİNDE BULUNURSA GERÇEKTEN SIKICI DÜNYAMIZA YENİ BİR RENK VE HEYECAN KATARIZ. BUNU AYNI TİB’İN SÖYLEDİĞİ GİBİ “TEDBİR AMAÇLI” DİLE GETİRİYORUM.

Bir yanlış yapıldı ve o yanlıştan dönüldü diye okuyorum yazılanları. Ama ağızdan kaçanları biz yanlış söylemedik onlar yanlış anladı garipliğine getirirse birileri, her seferinde, ama kalın harflerle ama ince harflerle seve seve cevap vermeye hazırım.