Facebook’un gücü kurumsallaşmış ırkçılığın kökünü kazımaya yeter mi?

Facebook Güney Afrika’daki ırkçılığın sayfalarına yansımasına izin vermedi. Geçen yıl Güney Afrika’da bir beyazın siyahlar tarafından öldürülmesinin ardından siyahların yakalanması ve cesetlerinin üstüne ayak basılarak resim çektirilmesi, bir de üstüne üstlük bunun Facebook’ta paylaşılması .etkilileri harekete geçirdi.

İnsanlık çığrından çıkmış, yetkililer ise hala daha fotoğrafın gerçek mi yoksa fotomontaj mı olduğunu tartışıyorlar. Güney Afrika’da, çiftliğinde çalışan iki siyah tarafından öldürülen beyaz bir adamın cinayeti bu tip olayların ne ilki, ne de sonuncusu olacak. Geçen yıl Nisan ayında öldürülen 20. yüzyılın beyaz ırk üstünlüğü savunucusu Afrikalı lider Eugene Terre’Blanche’ın hayran sayfasında, yayınlanan fotoğraf başka bir beyaz adamın katlinin meşruiyetini vicdanlı insanların kendi intikamını aldıklarının en güzel kanıtı olarak gösterilebilir.

Cinayeti üstlenerek polise teslim olan siyah işçiler paralarını alamadıkları için patronları ile kavga ettiklerini ve bunun sonucunda cinayetin işlendiğini söylediler. Ancak bu size ne kadar inandırıcı geliyor? İnanmasak ve bu işçilerin, beyaz adamı, ölü bir siyah çocuğun yanında boynunda tüfekle verdiği pozdan dolayı intikam için öldürdüklerini düşünürseniz bence vicdanınız oldukça rahatlayacaktır. Adamın ölmesine, türlü işkenceye maruz kalmadan kolayca ölüp gittiği için üzülebilirsiniz yalnızca.
Oysa ki, büyük insan hakları savunucuları karşımıza çıkıp insan haklarına aykırı bir davranış yaşandığını savunacağını biliyoruz. Facebook’ta sözüm ona 589 arkadaşı olan bu adamın canice işlediği cinayetin kanıtlarını gayet normal bir şeymiş, sanki o bir çocuk değil av hayvanıymış gibi göğsünü gere gere paylaşmasının insan hakkı ya da demokrasi gibi savsatalar ile açıklanacak hiçbir yanı yok.
Güney Afrika’ya getirilmek istenen demokrasi ve beyaz ırkın egemenliğindeki bir rejimin bu ülkeye nasıl bir huzur getireceğinin de anlaşılır bir yanı yok. Bunca kin ve nefretin içerisinde Facebook’a konan fotoğrafın gerçek olup olmamasının, içindeki nefreti ve zalimliği yansıttığı sürece ne önemi var ki. Böyle bir pozdan böbürlenecek bir adamı öldürmezsiniz ya da asmazsınız da ne yaparsınız? Biz de hala Batı’ya yaranmak için sözüm ona insan hakları, demokrasi savunucusu, idam karşıtı olalım. Somali’nin olduğu Afrika açlıktan ölüyor da, Batılı zalimlerin zulmünü çeken Afrikalılar ölmüyor mu?