MOBİLSAD “hiç değilse 1 reklam” ataydık dedi

Hepiniz biliyorsunuz her sabah eposta kutunuzu açtığınızda karşınıza nereden niye geldiği belli olmayan bir kova spam posta geliyor. Akşamları uyuren bar bar bağıran cep telefonunuz size alakasız şirketlerin attığı SMS’leri getirtiyor. Bunların bizim özel hayatımızın bir parçası olduğunu düşünmeyen, 100 tane atsam bir kişi dönse kardır diyen bir takım taş devrinden kalma tacirler hayatımızı zehir ediyor.

Yakın zamana kadar devlet bunlara çanak tutuyor, özellikle bu reklamların gönderilmesini mümkün hale getiren ve bundan para kazanan şirketler buna karşı seslerini çıkarmıyorlardı. Ama sonra Elektronik Ticaret Kanun Tasarısı geldi. Yeni yıldan itibaren istemediğimiz mesajları gönderenin cezası bugünden belli oldu.

İstenmeyen posta ve SMS almanın tartışılacak bir yanı olmadığını, bu kanuna karşı kimsenin söz seylemeye cesaret edemeyeceğini düşünürken Mobil Servis Sağlayıcı İş Adamları Derneği MOBİLSAD bu cüreti kendinde buldu. Derneğin yönetim kurulu üyesi Kubilay Erdoğan girişimcileri öne sürerek onların tüketicilere ‘merhaba’ diyebilmesi için, ilk haberleşmenin serbest olması gerektiğini söyledi.

Genç girişimcilerin 25-30 yaşlarında olduğunu ve zaten paralarının olmadığını belirten Erdoğan, bu verinin ardından istenmeyen reklam tasarısının bir yandan e-ticaret’i sınırlandırırken, diğer yandan da hem tüketicileri hem de işletmeleri sıkıntıya sokacağını söyleyerek ağzındaki baklayı çıkardı.

Erdoğan bizim her zaman eleştirdiğimiz konuyu hiç eleştirileri görmemiş biri olarak dile getirmiş: “Bu uygulama hem tüketici hem de işletmeler tarafında sorunlara yol açacak. Tasarıda yer alan bazı sert maddeler yumuşatılmalı. İlk haberleşme serbest bırakılmalı. Gelen ilk mesajda iptal butonunun nereye konulacağına kadar, yasada tek tek tarif edilsin. Ticari kuruluşlardan e-mail veya SMS istemeyen tüketiciler de, kendilerine gelen ticari amaçlı mesajları diledikleri an iptal edebilsinler. Toplam ticaretin yüzde 3’lük kısmının gerçekleştirildiği e-ticaret;te tanıtımın önü bu sayede açılmalı.”

O zaman sayın Erdoğan’a diyelim ki ben sabahları gelip çöpümü sizin evinizin önüne dökeyim. Kanunla çok iyi anlattığımız bir kağıdımız olsun. Siz benim çöp dökmemi istemiyorsanız bana haber verin bir daha dökmeyeyim. Siz dökme dediğinizde bu sefer çöpümü şirketinize dökeyim. Nasıl olsa dökme deyince dökmüyorum. Siz cevap verene kadar bu pislik sizin mekanları dolaşıp dursun. Ne dersiniz?

Erdoğan bu arada ticari amaçlı e-mail ve SMS’lerin teknolojinin getirdiği bir sonuç olarak görüyor ve isteyenin çok istemeyenin hiç mesaj almayacağı bir yapıyı çizmenin kolay olduğunu dile getiriyor. Madem bu kadar kolaydı ben neden yıllardır istemediğim onlarca SMS ve elektronik postayı alıyorum o zaman? Kanun cezayı çakınca mı kolaylaştı bu istenmeyenleri önlemek?

Eğer devletimiz bu gibi söylemlere kanacaksa verdikleri tüm çabaya yazık olur.

Bağırsanız da çağırsanız da bu yasa 2013 yılbaşında aktif olacak. Sizlerden gelen veya sizlerin aracılık ettiğiniz her istemediğim mesaj için de devlete madden borçlanacaksınız.

Hayırlı olsun.

Ayrıca hepimiz Türk filmlerinden biliyoruz ki bir kereden bir şey olur!