Türkiye Bilişim Derneği… Türkiye’nin en büyük en eski bilişim yapılarından biri. Bilişim kelimesini icat etmiş olan insanların kurduğu, bilişimin gelişmesi için hayata geçirilmiş, benden ay farkıyla büyük bir dernek. Ve Bilişim Kurultayı: 1976 yılından bu yana yapılan, bu sene 32. defa bilişimcileri bir araya getiren bir etkinlik…
Normal şartlarda böylesi bir etkinliğin tıka basa dolup taşmasını beklersiniz. Oraya gelen insanların gözlerindeki pırıltı ve Ateş’i görmek isteyecek politikacıların olmasını beklersiniz. Ama kazın ayağı maalesef öyle olmuyor. Ülkenin en büyük bilişim etkinliğine tuvalet açmak için dahi koşa koşa Anadolu yollarına düşen politikacıların gelmesini beklersiniz. Ama hiçbir bakan ülkesinin en büyük etkinliğine gelmedi. Hepsinin kendine göre önemli sebepleri vardı. Telgraf göndermişler, oradan biliyorum.
Gelip nesnelerin interneti konusunda, sosyal medya konusunda, bilişimin içinde bulunduğu durum konusunda görüş alsalar işlerine yarar mildi bilmiyorum. Benim işime yaradı belki onlar daha bilgili olduğu için aynı etkiyi yaratmayabilirdi. Ama herkesler güzel olurdu orada konuşulanları görünce…
Şirketlerin Oray’a verdikleri destek de çok önemli. Türk Telekom oranın ana sponsoru. Verdiği bu destek için kendilerine sıradan bir vatandaş olarak çok teşekkür ediyorum. Keza altındaki platin, altın ve gümüş sponsorlara da… Ama şunu da söylemem gerekiyor: Yahu sponsor olunan yere, bu kadar büyük bir etkinliğe neden genel müdür seviyesinde katilim olmaz peki? Gerçekten bu kadar meşgul mü şirket tepe yöneticilerimiz?
Kafama takılan bir diğer soru da sponsor olan şirketlerle aynı iş dalında iş yapan şirketlerin hiçbirinin gelmemiş olması. Bu alan birbirinize poz atma yeri midir? Üç ihtimal var: Ya sponsor olan şirketler ötekiler gelirse ben para vermem demiştir, ya öteki şirketler rakibin büyük görüldüğü bir yerde yönetici seviyesinde dahi bulunmak istememiştir ya da bunların ikisi eş zamanlı olarak gerçekleşmiştir. Ama bunların dışında dördüncü bir ihtimal yok. İnanin bana…
Sizlere tuhaf gelebilir, sivrildik olsun diye söylemiyorum: bunların suçu bakanlara ait. eğer onlar harbiden gelselerdi ya da en azından geliyormuş gibi yapsalardı bütün şirketler orada olurdu. Orada olmak şöyle dursun orada dış kapıda bakan gelirken en iyi yeri kapabilmek için asker olurlardı.
Sadece şirketlere değil basın mensuplarına da haklarını verelim: Onlar da en az şirketler kadar anlayışsız çıktı ve gelmedi. Bakalım buradaki etkinliklere katılmayan kaç gazeteci önümüzdeki hafta şarkılı bir toplantıya katılmak için Zaman bulabilecek… Şefim göndermedi valla diyen kaç kişinin şefi bir açılışın birinci yılını kutlamak için şehir dışına çıkılmasına izin verecek…