Gerçekten bazen sektörü takip eden gazeteci olarak hayatımızın en önemli unsurlarından biri olan BTK’nın neler yaptığına ve yapabileceklerine şaşırmadan edemiyorum. Birçok kişinin haberi yok ama BTK’nın aldığı kararlar şaka değil gerçekten çok etkili. Muhtemelen Türkiye’de tek bir kararla onların dokunduğu kadar insana aynı anda dokunabilen bir regülatif kuruluş yoktur.
Ama bazen gerçekten içinden çıkamadığımız kararlar veriyor. İçinden çıkamadığımız derken filtreli internet gibi şeyleri kastetmiyorum. Bugün internet sitesine girdiğimde gördüğüm haber beni gerçekten hem şaşırttı hem üzdü. Olayın çıkış noktası muhtemelen şu: PCnet dergisi geçtiğimiz aylarda sonuçlarını muhtemelen çok düşünmediği bir haber yaptı: Farklı illere giderek 3G’nin nasıl çektiğini inceledi, inceleme sonuçlarını da dergide yayımladı.
Turkcell çıkan sonuçları reklamlarında kullanmaya başladı. Avea bu sonçlar yanlış diye bir anda ortaya çıktı ve reklam özdenetim kurulu gibi büyük başları devreye sokarak reklamı yayından kaldırttı.
Ama Türkiye’de tuhaflıklar bir ya da ikiyle bitmez. BTK bugün yayımladığı açıklamasıyla dedi ki:
Tüketicilerin yanıltıcı olabilecek şekilde bilgilendirilmesinin engellenmesini teminen, 3N işletmecileri tarafından, 25.04.2012 tarih ve 2012/DK-12/180 sayılı Kurul Kararı ile belirlenen kriterleri sağlamak şartıyla 3N kapsama oranlarına ilişkin reklam yapılabilmesi, veri indirme hızı dâhil olmak üzere hizmet kalitesine ilişkin kıyaslama içeren reklamların ise 3N hizmet kalitesi düzenlemeleri yayımlanıncaya kadar yapılmaması hususuna karar verilmiştir.
Şimdi benim bu sorduğum soruları Türkiye’de kimse sormayacak mı:
- İndirme hızına yönelik neden reklam yapamıyoruz?
- İndirme hızı konusunda konuşmak için neden BTK yetkililerinin kendi aralarında tartışıp karar almasını bekliyoruz?
- 3N’nin dünyada 14., ülkemizde 3. yılına geldiği bir zaman diliminde hizmet kalitesi düzenlemeleri gerçekten de yayımlanmadı mı?
- Geçen sene aynı dergi grubunun bir başka dergisinde yapılan araştırmada şikayet eden kuruluş birinci çıkmıştı diye hatırlıyorum. BTK o zaman neden müdahale etmedi?
Bu gibi şeyler beni gerçekten sektörü takip eden sade suya vatandaş olarak rahatsız ediyor.
ÖNEMLİ NOT:
Bu arada o afilli tarihli ve karar numaralı kritere takılmayın. Onun ne olduğunu da sizin için buldum:
1. 3N işletmecileri tarafından kapsama yükümlülüğünün yerine getirilip getirilmediğinin tespiti amacıyla; kapsamakla yükümlü oldukları yerlerde minimum sinyal seviyesinin % 95 kapsama olasılığıyla -110 dBm olarak belirlenmesi,
2. Söz konusu yükümlülüğün yerine getirilip getirilmediğinin takibi, değerlendirilmesi ve ilgili diğer tüm işlemler için icraya yetki verilmesi