
Boykot kelimesi, 19. yüzyılda İrlanda’da yaşamış olan Charles Cunningham Boycott adlı bir İngiliz toprak yöneticisinin soyadından gelir.
Tarihçesi:
- 1880 yılında, İrlanda’daki toprak reformu hareketi sırasında Charles Boycott, İrlandalı köylülerin lehine kira indirimlerini kabul etmedi ve kiracıları tahliye etmeye çalıştı.
- Bunun üzerine, İrlanda Ulusal Toprak Ligi halkı Boycott ile hiçbir şekilde ilişki kurmamaya, ona hizmet vermemeye, ürün satmamaya ve sosyal olarak izole etmeye çağırdı.
- Yani Boycott’a karşı bir toplumsal dışlama ve ekonomik ambargo uygulandı.
- Bu yöntem öyle etkili oldu ki, Boycott görevinden ayrılmak zorunda kaldı ve bu eylem tarzı kısa sürede onun adıyla anılmaya başlandı: “boycott”.
Diğer Dillere Geçişi:
- İngilizce’deki “boycott” kelimesi kısa sürede Fransızca, Almanca ve diğer Avrupa dillerine geçti.
- Türkçeye ise doğrudan Fransızca veya İngilizceden geçmiş olması muhtemeldir.
- Türk Dil Kurumu da kelimeyi bu şekilde kabul etmiş ve “bir kimseye, bir kuruluşa karşı topluca ilişkiyi kesme eylemi” olarak tanımlar.
Boykotun Dünyadaki Hukuki Durumu: Genel Bakış
🇺🇸 Amerika Birleşik Devletleri
- Anayasa ile korunan hak: ABD’de boykot çağrısı yapmak, genellikle 1. Anayasa Değişikliği (First Amendment) kapsamında ifade özgürlüğü olarak korunur.
- Siyasi boykotlar yasal: Vatandaşların ya da sivil toplum kuruluşlarının şirket ya da devletlere karşı boykot yapmaları serbesttir.
- Ancak: ABD, bazı durumlarda devlet destekli boykotları yasaklamıştır. Örneğin, İsrail’e karşı Arap Ligi boykotuna katılan şirketlere yaptırımlar uygulanabilir. Bu, özellikle dış politikayla uyumsuz ticari boykotlar için geçerlidir (Export Administration Act & Anti-Boycott Regulations).
🇬🇧 Birleşik Krallık
- Barışçıl boykot çağrıları yasaldır. Ancak iş yerlerine, şirketlere zarar verecek şekilde organize edilen ve “zarar verme kastı taşıyan” boykotlar hukuki sorun doğurabilir.
- Sendikaların grevle bağlantılı boykotları (secondary boycotts) ise yasa dışıdır.
- Antisemitik ya da ırkçı içerik taşıyan boykot çağrıları, nefret suçu kapsamında değerlendirilebilir.
🇩🇪 Almanya
- Boykot, anayasal bir hak olarak kabul edilir, özellikle ifade özgürlüğü ve toplanma hakkı çerçevesinde.
- Ancak ticaretin serbestliğine zarar verecek şekilde uzun süreli ve örgütlü boykot kampanyaları, mahkemelerce “orantısız ekonomik zarar” gerekçesiyle sınırlanabilir.
- Yabancı devletlere karşı düşmanlık içeren boykotlar, dış politikayla çeliştiğinde denetim altına alınabilir.
🇫🇷 Fransa
- Boykot hakkı tanınır, ancak bu hak sınırsız değildir.
- Fransız mahkemeleri, BDS (Boycott, Divestment, Sanctions) hareketi üyelerini zaman zaman “halkı ayrımcılığa teşvik etmek” suçlamasıyla mahkûm etmiştir.
- Bu, özellikle boykotun hedef aldığı tarafın etnik ya da ulusal kimliğiyle ilişkilendirilmesi durumlarında olur.
🇨🇳 Çin
- Boykot çağrıları genellikle hükümet kontrolündedir.
- Çin hükümeti bazı yabancı firmalara karşı boykot çağrısı yapabilir (örneğin H&M, Nike gibi), ancak vatandaşların veya sivil örgütlerin hükümete karşı boykot yapması sansürlenebilir veya cezalandırılabilir.
- İfade özgürlüğünün sınırlı olması, bireysel boykotları da sınırlandırır.
🇷🇺 Rusya
- Devlete veya “vatan çıkarlarına” karşı yapılan boykotlar, “aşırılıkçılık” ya da “yabancı ajanlık” kapsamında cezalandırılabilir.
- Ancak, Rus hükümeti de zaman zaman Batı’ya karşı organize boykot çağrıları yapar.
Uluslararası Hukukta Boykot
Ancak ticaretin serbestliği, şirketlerin zarar görmesi, nefret söylemi ya da milliyetçi ayrımcılık gibi nedenlerle boykotların sınırlandırılması mümkündür.
Uluslararası insan hakları belgelerinde, ifade özgürlüğü kapsamında boykot bir eylem biçimi olarak korunabilir.
Tarihteki Boykotlar
Tuz Yürüyüşü ve Britanya’ya Karşı Boykot (Hindistan, 1930)
- Lider: Mahatma Gandhi
- Neye karşıydı? İngiliz sömürge yönetiminin tuz üzerindeki tekeline ve vergilendirmeye.
- Eylem: Gandhi ve binlerce insan, 240 mil yürüyerek denizden tuz üretip İngiltere’nin tuz tekelini kırdı.
- Sonuç: Sadece ekonomik değil, aynı zamanda sembolik bir başkaldırıydı. Hindistan bağımsızlık hareketinin sembolü oldu.
Montgomery Otobüs Boykotu (ABD, 1955-1956)
- Lider: Rosa Parks’ın tutuklanması sonrası Martin Luther King Jr. öncülüğünde.
- Neye karşıydı? Siyahilerin toplu taşımada ayrımcılığa uğraması.
- Eylem: Siyah Amerikalılar, bir yıl boyunca otobüse binmeyerek sistemli bir ekonomik baskı uyguladı.
- Sonuç: ABD Yüksek Mahkemesi, toplu taşımadaki ırk ayrımcılığını anayasaya aykırı buldu. Sivil haklar mücadelesinin dönüm noktası oldu.
Güney Afrika Apartheid Rejimine Karşı Boykotlar (1959–1990)
- Uluslararası bir harekettir.
- Neye karşıydı? Güney Afrika’da ırkçı apartheid rejimine.
- Eylem: Ülkeler, sanatçılar ve üniversiteler Güney Afrika ürünlerini boykot etti, spor takımları yarışmalardan men edildi.
- Sonuç: Ekonomik ve kültürel izolasyon rejimi zayıflattı. 1990’larda apartheid rejimi sona erdi.
BDS Hareketi – İsrail’e Karşı Boykot (2005–günümüz)
- Tam açılımı: Boycott, Divestment, Sanctions
- Neye karşı? İsrail’in Filistin topraklarındaki uygulamaları.
- Eylem: Akademik, ekonomik, kültürel alanlarda İsrail kurumlarını boykot çağrısı.
- Sonuç: Bazı üniversite ve sanatçılar katıldı. Ancak birçok ülke (ABD, Almanya, Fransa) bu hareketi antisemitik olarak değerlendirip yasakladı.
Çin’in Japon Mallarını Boykotu (1930’lar ve 2012)
- İlk dönem: 1931’de Japonya’nın Mançurya’yı işgal etmesi üzerine Çin’de Japon mallarına karşı kitlesel boykotlar başladı.
- 2012 versiyonu: Japonya’nın Senkaku Adaları üzerindeki hak iddiası sonrası Çin’de Japon arabaları ve ürünleri yakıldı, mağazalar saldırıya uğradı.
- Sonuç: Japon firmalar ciddi zarar etti. Toyota ve Sony gibi markalar üretimi yavaşlattı.
Delano Üzüm Boykotu (ABD, 1965–1970)
- Lider: Cesar Chavez ve Dolores Huerta
- Konu: Kaliforniya’daki Meksikalı tarım işçileri, düşük ücretler ve kötü çalışma koşullarına karşı mücadele etti.
- Boykot: Üzüm tüketimi ulusal çapta protesto edildi.
- Sonuç: Amerikan tarihinin en başarılı işçi hareketlerinden biri oldu. Ücretler ve çalışma koşulları iyileştirildi.
Güney Amerika Kadınlarının Seçim Boykotları
- Bolivya (2009): Yerli kadınlar, anayasa referandumunda seslerini duyurmak için sandığa gitmeyerek sessiz boykot gerçekleştirdi.
- Arjantin (2001): Ekonomik kriz sırasında “Voto en Blanco” (beyaz oy) kampanyasıyla sisteme karşı kitlesel tepki gösterildi.
Burma (Myanmar) Tüketim Boykotları (1990’lar)
- Neye karşıydı? Askeri cuntaya karşı demokratik protesto.
- Eylem: Uluslararası insan hakları kuruluşları, Coca-Cola, Pepsi, Levi’s gibi şirketlerin Burma’daki yatırımlarına karşı küresel boykot çağrısı yaptı.
- Sonuç: Birçok şirket ülkeden çekildi.
Güney Kore “No Japan” Boykotu (2019)
- Nedeni: Japonya’nın ihracat kısıtlamaları ve geçmişteki savaş suçlarını inkâr etmesi.
- Eylem: Japon ürünleri (arabalar, kozmetik, bira) satın alınmadı. Japonya’ya turizm neredeyse durdu.
- Sonuç: Japon firmalar satış kaybı yaşadı, ilişkiler gerildi.
Chick-fil-A Boykotu (ABD, 2012–)
- Nedeni: Şirket CEO’sunun eşcinsel evlilik karşıtı açıklamaları.
- Eylem: LGBTQ+ topluluğu ve destekçileri, zincir restoranı boykot etti.
- Karşı-tepki: Bazı muhafazakâr kesimlerse “destek yemeği günü” düzenleyerek boykotu kırmaya çalıştı.
- Sonuç: Toplumda kutuplaşma yarattı ama şirket kamuoyuyla ilişkilerini gözden geçirdi.