Kolon kanseri, halk arasında bağırsak kanseri olarak da bilinir ve kadınlar ve erkekler için en yaygın 3. kanser türüdür. Tüm dünyada kansere bağlı ölüm nedenleri arasında 2. sırada yer alan bu hastalık, kalın bağırsağın iç yüzeyini kaplayan mukozal hücrelerin kontrol dışı büyümesi sonucu meydana gelir. Bu yüzden, kalın bağırsaktaki polip varlığının erken aşamada tespiti, tedavi başarısını artırabilir. Memorial Şişli Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Prof. Dr. İlknur Erenler Bayraktar, “1-31 Mart Kolon Kanseri Farkındalık Ayı”nda, kolon kanserinin sebepleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
KIRMIZI ET TÜKETİMİNİN FAZLASI KOLON KANSERİ RİSKİNİ YÜKSELTEBİLİR
Kalın bağırsak iç yüzeyinde bulunan mukozal hücrelerin kontrolsüz büyümesi ile ortaya çıkan kanser tümörleri, genellikle hiçbir belirti göstermeden ilerler. Kolon kanserine yol açan risk faktörleri, bir bireyde kanser geliştirme riskini artırır. Yaş ilerledikçe, erkeklerde, aile öyküsü bulunanlarda, adenomatöz polipleri olanlarda, başka bir kanseri olanlarda, ailesel bazı hastalık sendromları olanlarda, inflamatuar bağırsak hastalıkları olanlarda, hareketsiz yaşayanlarda, fazla kilolu olanlarda, sigara kullananlarda ve çok miktarda kırmızı et ve işlenmiş gıda tüketenlerde kolon kanseri riski artar.
KİLO KAYBI VE GEÇMEYEN YORGUNLUĞU ÖNEMSEYİN
Kolon kanseri belirtileri, birçok farklı kansersiz hastalıkta da görülebilir. Kolon kanserinin belirtileri, kanserin bağırsaktaki konumuna göre değişebilir. Bu nedenle, aşağıdaki belirtiler görüldüğünde hastanın mutlaka bir doktora başvurması önemlidir:
- Bağırsak alışkanlıklarında değişiklikler
- İshal
- Kabızlık
- Ağrılı dışkılama
- Dışkıda kan varlığı
- Açıklanamayan kilo kaybı
- Demir eksikliği anemisi
- Kronik yorgunluk
Sağlıklı bireylerin 40 yaşından sonra düzenli olarak tarama yaptırması önerilir. Fakat, ailesinde veya kendisinde kanser geçmişi bulunanlar, polip, ailede genetik geçişli sendromlar bulunanlar, inflamatuar bağırsak hastalığı geçmişi olanlar için daha erken tarama yapılması tavsiye edilir. Taramalar için rektal muayene, gaitada gizli kan (GGK) analizi, kolonoskopi, sigmoidoskopi, fekal DNA testi, BT kolonoskopi uygulanır. 40’lı yaşlarda yıllık rektal muayene ve GGK testine başlanır. 50 yaşından sonra, 5 yılda bir sigmoidoskopi veya 10 yılda bir kolonoskopi yapılması gereklidir. Ayrıca, bazı kan testleri ve tümör belirteçleri olarak bilinen biyokimyasal belirteçlere de bakılır. Hasta durumuna göre istenen tetkikler değişebilir ve bazen birden fazla yöntem aynı anda kullanılabilir.
HASTAYA ÖZEL TEDAVİ VE BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM BAŞARI ORANINI ARTIRIR
Kanserin erken evrede teşhis edilmesi, tedavinin planlanması ve başarısı açısından büyük önem taşır. Kanser teşhisi konulduktan sonra yaşam süresi oranları belirtilir ve bu oranlar hastalığın evresine göre değişir. Erken evrede, yerel hastalıkta bu oran %90’ın üzerindedir. Bu yüzden kolorektal kanser taramaları çok önemlidir, hastalığın erken teşhis ve tedavi edilme şansını sağlar. Kolorektal kanser tedavisi; genel cerrahi, medikal onkoloji, radyasyon onkolojisi, patoloji, radyoloji ve gastroenteroloji uzmanlarından oluşan multidisipliner bir ekip tarafından belirlenir. Tedavi seçenekleri hastalığın evresi ve hastanın genel sağlık durumuna göre değişebilir. Bu tedavi seçenekleri; cerrahi, kemoterapi, radyoterapi ve immünoterapi uygulamaları içerebilir. Kanserin evresi, vücuda yayılımı, hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunlarına göre bu tedavi yöntemleri tek başına veya kombine olarak uygulanabilir.
SAĞLIKLI YAŞAM TARZINA ÖNEM VERİN
Kolon kanseriyle savaşta tarama programlarına ek olarak, bazı önlemler almak da yararlıdır. Sağlıklı beslenmeye ve düzenli fiziksel aktiviteye önem gösterilmelidir. Kolon kanseri riskini azaltmak için doymuş yağ oranı düşük, bitkisel lif oranı yüksek gıdaların tercih edilmesi, her gün en az yarım saat egzersiz yapılması ve sigara ve alkolden kaçınılması önemlidir.
Kolon kanseri riskini azaltacak yaşam tarzı değişiklikleri şunlardır:
- Sağlıklı ve dengeli beslenme: Meyve, sebze, tam tahıl ve düşük yağlı süt ürünleri gibi lif oranı yüksek yiyeceklerin tüketilmesi ve doymuş yağ, şeker ve tuz alımının sınırlandırılması önemlidir.
- Fiziksel aktivite: Haftada en az 150 dakika orta şiddette veya 75 dakika yoğun şiddette egzersiz yapılması önerilir. Egzersiz, bağırsak hareketlerini düzenler ve bağırsak kanseri riskini azaltmaya yardımcı olur.
- Kilo kontrolü: Sağlıklı bir vücut ağırlığı korumak, kolon kanseri riskini azaltabilir. Fazla kilo ve obezite, özellikle karın bölgesinde yağ birikimi ile ilişkili olduğunda, bağırsak kanseri riskini artırabilir.
- Sigara ve alkol tüketimini sınırlandırma: Sigara içmeyi bırakmak ve alkol tüketimini sınırlandırmak, kolon kanseri riskini azaltmada önemli bir rol oynar. Alkol tüketimini günde bir içki veya daha az seviyede tutmak sağlıklıdır.
- Aile öyküsü ve genetik faktörlere dikkat etmek: Eğer kolon kanseri veya polipler açısından ailede risk faktörleri varsa, doktorunuzla konuşarak daha erken yaşta taramalara başlamak önemlidir.
Sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri ve düzenli taramalar, kolon kanseri riskini önemli ölçüde azaltabilir ve erken teşhis edilmesi durumunda tedavi başarısını artırabilir. Bu önlemleri benimseyerek, kolon kanseri riskini azaltmak ve sağlıklı bir yaşam sürdürmek mümkündür.