Filtrelemeden kaçma formülü

İnternet alanında yapılanlara, filtre ya da sansür ya da yasaklama, adını ne koyarsanız koyun, erteleme gelecek. Konuyla ilgili soru sorabilecek beyinlerle asla bir araya gelmeyen, genellikle hemşehrisi gazeteciler ve büyük yayın organlarının gazetecileriyle bir araya gelen BTK ve eski ulaştırma bakanı, 22 Ağustos için bir erteleme sinyali vermeye başladı.

Bunu halk istediği için değil, kendi istekleri yüzünden ertelediklerinin sinyallerini net bir şekilde vermeye çalışan, bir yandan tepkilerden çekinen ama diğer yandan geri adım atmış gözükmek istemeyen yetkililer, Avrupa Birliği’nin gelmesi muhtemel dikkat çekmelerinden de çekinmiş gözüküyor. AB de bizim gibi düşünüşor. Mahkeme kararını versin kapat ama oradaki birkaç kişinin inisiyatifinde kapatma minvalinde açıklama yapması beklenen  AB’nin bu girişimlerinin engellenmesi için hareket ediliyor gözüküyor. Zira olay Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yansıyabilir.

Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, düzenleme değil denetleme yapın millet sizinle kafa buluyor diyerek “anlayana” çok sert konuştu. Her ne kadar BTK başkanı yaptıklarımızı anlamak için okumuyorlar şeklinde insanların zekasına direkt saldıran göndermeler yapsa da “yukarıdan” gelen baskı çok yoğun olmaya başladı.

Tabii ki Habertürk’e tabii ki Ankaralı bir köşe yazarına yaptığı açıklamada birbirinden bomba açıklamalar yapan Tayfun Acarer’in sözlerini masaya yatıralım:

Ben karar almıyorum kurul karar alıyor: Peki kurulun başında kim var? Ankara gibi bir faunada başkan kararı ve yönlendirmesi olmadan başkana rağmen karar alınabilir mi? Ben aslyında çok özgürlükçüyüm ama kurul böyle yapıyor demek o kurulun başındaki birine yakışır mı?

Getirdiğimiz standart filtre uygulamasıyla dileyenler özgürce hizmet alacaklar: Bu klasik bir yalan haline geldi. Zira şu andaki paketi kullanıyor olmak özgür kullanıyor olmak anlamına gelmiyor. Çünkü şu anda zaten başkanın cümleleriyle 60 bin site kapalı. Bu sitelerin çoğu çocukları korumak için kapalı. Madem çocuğumuzu korumak için ekstra filtre yapıyorsunuz, neden çocuk filtresi dışında kalanlara bu siteleri kapatmaya devam ediyorsunuz? Tabii bir başka soru da neden kimse size bu soruyu sormayı akıl edemiyor?

Filtre uygulamasının yol haritasını İnternet Üst Kurulu’na bırakma kararı aldık: Hayırlı olsun. Aslında başta yapılması gereken buydu. “Herşeyin başı ve sonu biziz. Tek biz karar alabiliriz, tek yetkili ve hatta işin sahibi biziz” mantığının yürümeyeceği belliydi. Mevcut sivil toplum kuruluşlarını küstürmenin de anlamı yoktu. Neyse sonuçta herşey olması gereken yere geldi. Şimdi sivil toplum kuruluşlarının imtihanı başlıyor. Bakalım onlar bu sınavı nasıl geçecekler…