Mobil internet ve ADSL aldı başını gitti, Türkiye’yi internette bir yerden aldı başka bir yere getirdi. En azından giriş seviyesinde interneti sağladıktan ayağa kalktıktan sonra artık yavaş yavaş tempolu koşmanın vakti geldi. Bunun için de fiber dünyasını herkesle el birliğiyle sallamalıyız diye düşünüyorum.
Fiber kelimesi yabancı dilden devşirme. Tam Türkçesi lif. Sadece interneti değil vücudu ve hazmı rahatlatan bir madde. Sentetik olanları naylon, poliyester, PVC ve vinil gibi bildik ucuz maddelerden yapılıyor. Türkiye’ye Turgut Özal gibi herşeyi tartışılan ama vizyonerliğine laf söylememek gereken insanların öncülüğünde ve HES kablo gibi kayserinin bağrından kopup gelen insanların girişimciliğinde gelmiş.
En büyük olayı, bilgiyi ışık haline getirip taşıması… Böylece elektromanyetik alanlardan etkilenmiyor, data kaybını en aza indiriyor. Kökeni 1840’larda yapılan deneylere dayanıyor. İletişim alanında kullanılması 963 yılında Japonların kuramlarına dayanıyor. Ardından gelen tüm çalışmalar daha uzun kabloda daha az veri kaybı sağlamaya yönelik… Ve buradan günümüzün binlerce kilometrelik ışıklı ağlarına geliyoruz. Konula ilgili, bir kilometrede saniyede 100 petabit taşınması gibi ilginç rakamlarla sizi boğmak yorucu olacaktır.
Türkiye’de fiberin döşenmesi uzun ve sancılı bir süreç olmuş. Sürecin sonuçlarına bakalım: Günümüz Türkiyesi’nde Türk Telekom’un toplam fiber altyapısı 134 bin kilometreyi buldu. Bunun yaklaşık 114 bin kilometresi omurga, geri kalan kısmı erişim amaçlı kullanılıyor. Alternatif işletmecilerin toplam fiber uzunluğu 41 bin 495 kilometre. Bu işletmecilerin omurga amaçlı fiberi 35 bin 867 km, erişim amaçlı fiberi ise 5.628 kilometre. Mart 2011 itibariyle Türkiye’de toplam 163.783 abone fiber internet kullanıyor.
Türk Telekom, hem fiber kurma bilgi birikimi elde etmek, hem de yurt dışı internet ağ düğümlerine dahil olabilmek için hatırlanacağı üzere yurt dışından bu konuda şirket satın almasına gitti. İddialar o yönde ki yakında apartman içine kadar gelen fiber internet dönemi başlatacaklar. Türk Telekom’un eli rakiplerine göre hem bir devlet kuruluşu olması, hem de zaten bir altyapı ekibi beslemesi sebebiyle daha güçlü. Ama bu pazarda altyapı için çok büyük para harcamaya hazır şirketler için hayat çok zor. Bir sonraki yazıda bu konuyu masaya yatıracağız…
