Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) internet sitesinde yayımlanan kurul kararına göre, “166” kısa numarası Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na “Alo Internet Bilgi İhbar” hizmet adıyla tahsis edildi.
Bu haberi gazetede gördüm. Cepten aradım. Tanıdık Turkcell sesi “yanlış bir numara çevirdiniz lütfen yeniden deneyiniz” dedi. Güldüm. Yaklaşık bir yılı aşkın süredir çevirmediğim ev telefonuna uzandım. Oradan 166 çevirdim. Gelen sinyal “bir git allahaşkına Serhat öyle numara mı olur” tadında çaldı. Yoktu öyle bir numara.
Öyle bir numara yoktu diyoruz ama aslında bu işin içinde bir numara vardı. Bizim tüm istek ve ihtiyaçlarımız bitmişti, tek derdimiz internette neler olup bittiği ve bunların şikayeti kalmıştı. Ülkede kısa numaralar nelere veriliyordu? Aniden birinin üstünüze saldırmasına karşı arayacağınız polis numarası… Trafikte manyağın birinin sizi rahatsız etmesine karşı trafik numarası… Ve internetten aniden kötü bir bilgi fırlar diye alo internet bilgi ihbar numarası…
Arayıp ne diyeceğiz peki 166 numaralı hatta? “Alo evet bir kadın var ekranda, tüm vücudunu sımsıkı saran akrilik siyah bir kıyafet giymiş. Adresi veriyorum lütfen kapatın…” Bu mudur? İhbar hattı kelimesi bu hizmeti devreye alanları da rahatsız etmemekte midir? Mesela vergi kaçıranları ihbar hattı var mıdır? Rüşvet alanları? Sahip olduğu konumu çıkar karşılığında başkalarına peşmeş çekenleri? Kendi bulunduğu konumu kullanarak eşini dostunu hatta oğlunu etkisi altındaki şirketlerde çalıştıranları?
Ama internetimizin bir ihbar hattı var. Demek hayatımızı gerçekten vergiden, şerefsizlikten ve kötülüklerden daha çok etkiliyor.
İnterneti ihbar hattı kurmanın ayıbını bunu düşünen ve buna ses çıkarmayan herkese bırakıyorum…