Operatörlerin ağzından Türkiye’nin 5G’si

Hangi frekansların bu ihalede satışa çıkarılacağını öngörüyorsunuz? Sizce hangi frekanslar olmalı?

Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Gediz Sezgin: Biliyorsunuz 4.5G ihalesi kapsamında yapılan yetkilendirme kapsamında ihale edilen frekanslar teknolojiden bağımsız olarak tanımlanmıştı. Bu sayede elimizde 5G servisi verebileceğimiz frekanslar hali hazırda bulunuyor. Ancak, 5G’nin vaat ettiği çok yüksek hızlara çıkabilmek için daha da geniş band genişliklerine ihtiyaç duyuluyor. Bu kapsamda tüm dünyada genel trende sadık kalınarak, 3.5 GHz bandında operatör başına en az 100MHz band genişliği ve 26 GHz bandında da operatör başına en az 400MHz band genişliği sağlanacak şekilde bir tahsis yapılmasını bekliyoruz. 5G ile beklenen 10-20 Gbps data indirme hızlarına bu band genişlikleri ile çıkılabilir.

 

Türk Telekom Teknoloji Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Kıraç: Mobil şebekelerin kullandığı frekansların verimliliği  (spektral verimlilik) teknoloji gelişimine bağlı olarak artmaktadır. Bugün mevcut frekanslarımızla sunduğumuz kapasite, bundan 4 ya da 5 sene öncesinden çok daha farklı. Bu frekansları çok daha verimli kullanmak için yeni teknoloji ve uygulamalardan faydalanıyoruz.

Türkiye olarak, spektrum uyumluluğunu sağlamak için mobil şebekelerimizde Avrupa Birliğinin kullandığı frekans bantlarını kullanıyoruz. Bu anlamda 5G için de 3.5 GHz, 26 GHz ve 700 MHz frekanslarının gündemde olduğunu görüyoruz. Öte yandan, 5G teknolojisini en verimli şekilde kullanabilmek için işletmecilere ilgili frekanslardan yeteri kadar bant genişliği tahsis edilmesini önemsiyoruz.

 

YORUM: Türk Telekom’un hep bir frekans sorunu oldu. Çünkü zamanında İş Bankası Aria dükkanını açarken eşek yüküyle parayı anlamsızca 1800 Mhz için verdi. O zamanlar Turkcell ve Telsim 900 Mhz frekansını kullanıyorlardı. Bu ne demekti? Telsim ve Turkcell’in Türk Telekom’a karşı neredeyse iki kat daha az baz istasyonuyla daha iyi hizmet verebilme olanağına sahip olması demekti.

Bu oyun 3G ve 4G ihalelerinde değişebilirdi eğer Turkcell varını yoğunu ortaya koyup rakiplerinin güçlenmesini engelleyecek ballı frekansları toplamamış olsaydı… Turkcell gerçekten çok para verdi bunu engellemek için. Yine de düşük frekanslar diğer şirketlerin soluğunu biraz da olsa genişe çıkardı.

Peki düşük frekans yüksek frekans de neyin nesi? Hızlıca özetleyelim: Her frekansın artı ve eksileri var. Mesela düşük frekanslar verileri çok daha uzaklara taşıyarak daha az baz istasyonu ve maliyetle işin içinden sıyrılma şansı sağlar. Ama yüksek frekanslar daha çok hız anlamına gelir. 900 Mhz ile cep telefon kullandığımız dünyada 64 kilobaytlık bağlantılara sahipken için içine 3 Ghz üstü frekanslar girdiğinde onlu megabaytlarda internet hızına kavuşmak mümkün hale geldi.

Frekanslara baktığımızda şu büyüklükler çıkıyor karşımıza: 2 Ghz altındaki frekanslar daha uzağa gitmek için, 2-6 arası frekanslar hem uzaklara gidip hem kapasiteye sahip olmak için (3G ve 4G için ayrılan frekanslar) ve son olarak bant genişliği, hız veren yüksek frekanslar 24-29 ve 37-43 Ghz…

5G’de çok fazla frekans olduğu için çok pahalıya gelecek. Mantıken gelmesi lazım yani. Bir de frekansların isimlerinden çok sayıları da önemli. Yani gerçek dünyadan örneklerle anlatmamız gerekirse: Operatörler TEM ve E-5’ten gitmek istiyorlar. Ama oraya 8 şerit koyun diyorlar.

Turkcell ve Türk Telekom’un demeçleri bize çok daha enteresan bir konuyu anlatıyor: Devlet ortaya frekans koysun parası olan alsın demiyorlar. Devlet operatörlere şu frekanstan 1000 Mhz versin diyorlar. Yani dağıtım demokratik bir biçimde olsan diyorlar. Eskiden böyle değildi.