Global Mobile Awards, GSM konusunda dünyanın en prestijli ödülü. GSMA adı verilen Dünya GSM Birliği tarafından veriliyor. Bu oluşumun yönetim kurulunda dünyanın en önemli GSM şirketleri yer alıyor. Kimseyi ileri götürmek, kayırmak, parasıyla ödül satın almak gibi dünya teknolojisinin sıkça yaptığı şeyler genelde bu ödül sisteminde çalışmıyor.
Ülkemizin şirketleri hemen her sene buraya birkaç işini veriyor. Bayağı da öncesinde sonrasında iletişimine önem gösteriyorlar. Ne yapsınlar her sene kiloyla insanı GSMA kongresine taşıyorlar. Gazeteciler oradan kendilerine dair ne haber geçecek? Artık ellerine ne geçerse… Zaten ekonomi müdürlerini filan götürdükleri için konuya yakın olan bir Allahın kulu yok.
Peki geçmişten bu yana burada neler oldu? Türkler neler kazandı? Sırasıyla bakalım:
Turkcell’in GSMA ödül hikayesi 2007 yılında “Turkcell-im geldi sıkıntı bitti” reklamıyla başlıyor. Bir adam vardı canı sıkılan reklamını hatırlayanlar vardır mutlaka.
Ardından 2009 yılında reklam alanında Tonla Kazan ile Turkcell yine ödül kazanıyor. 2012 yılında ise bence en büyük ödülünü en iyi mobil hizmet alanında Tıkla Konuş ile alıyor. En son 2014 yılında sosyal ve ekonomik gelişmede en iyi mobil hizmet kullanımı alanında örme engelli kardeşlerimiz için hayata geçirilen Hayal Ortağım ile ödül kazanıyor.
Bunlar Turkcell’in ödülleri. Peki Türk Telekom ne durumda? İsimleri ödül listesinde hiç geçmiyor.
Peki GSMA ödüllerinde ödül alan ilk Türk kim? Vodafone denebilir bir bakış açısıyla. Ama değil. Telsim 2000 yılında Community kategorisinde ödül alan 4 şirketten biri oluyor. O zamanlar Uzan’ın başı dertte olduğu için bunu duyuramamış üstünde konuşamamış bile…
Arada Ericsson’un Türkiye depremi için yaptıklarıyla ödüllendirildiğini, Akbank’ın en iyi mobil uygulama ödülü aldığını da hatırlayalım.
Vodafone… Birçok defa ödül almış. Ama Kenya olarak ödül almış, Hindistan olarak ödül almış. Bunların hangi birini heyoo bizim Vodafone ödül almış diye verebilirim ki size? BMW ile yaptığı olayın içinde Türk katkısı ne ola ki? Onların anlayacağı dilde söylemek gerekirse… Zero…
